E-ticaret platformları ve sanal pazar yerleri kavramları günlük hayata yeni yeni adapte olurken, Aldostum.com CEO’su Faruk Kazancı, e-ticarette başarının sırlarından yeni nesil alışverişte dikkat edilmesi gereken hususlara, tüketici beklentilerinden online alışveriş kavramlarında yaşanan karışıklıklara yönelik önemli açıklamalarda bulundu.

Pandeminin e-ticaret dünyasında derin etkilere yol açtığını ifade eden Aldostum.com CEO’su Kazancı , “Pandemiyle birlikte e-ticaret 10 yıl içerisinde geleceği noktaya 2 yıl gibi kısa sürede geldi. Bu Türkiye’nin aslında dijitalleşme yolunda ivme kazanmasına yol açtı. Evet pandemi hepimizi kötü etkiledi ekonomik olarak olsun sağlık olarak olsun ama yeni birçok iş imkanlarını da beraberinde getirdi. Ticaretle uğraşan insanlar her zaman olumlu tarafından bakmak zorunda. Bu anlamda e-ticarette birçok sektör bu kulvarda yer alarak kazanmaya başladı. Pandeminin e-ticarete etkisi aslında çok büyük 2019 yılında 136 milyar TL olan e-ticaret hacmi 2021’de üçe katlanmış 381 milyara çıkmış. Bu yıl e-ticaret hacminin 600 milyar TL’ye ulaşması bekleniyor. Buda insanların artık ihtiyaçlarının çoğunu internet üzerinden sağladığını gösteriyor” dedi.

‘KISA SÜRE İÇİNDE ANALİZ EDİLİYOR’

Bir tüketicinin online alışveriş sitelerine eğilim sürecini de yorumlayan Kazancı, “Günümüz online pazaryerlerinde bir ürün bakarken birçok özelliğini çok kısa süre içerisinde analiz etme imkanı sağlıyor. Burada tüketicilerin önünde farklı fiyatlar, markalar ve özelliklerde ürün çeşidi bulunuyor. Bu geniş ürün yelpazesinde tüketiciler kendi ihtiyaçları ve alışkanlıkları doğrultusunda satın alma gerçekleştiriyorlar. Bazı tüketiciler burada ihtiyaçları doğrultusunda hangi ürünü alacağını önceden planlayarak, bazıları ise içgüdüsel olarak satın alma eylemini gerçekleştiriyor. Bazıları için alışveriş bir tutku haline dönüştüğünden sürekli bir satın alma eylemi içerisinde yer alıyor. Bazıları ise satın alma eylemi sonrasında büyük bir haz yaşadığı için tercih ediyor” değerlendirmesinde bulundu.

(Özel) “Hazır giyim ve tekstilde Türkiye’nin rakibi Avrupa ülkeleridir” (Özel) “Hazır giyim ve tekstilde Türkiye’nin rakibi Avrupa ülkeleridir”

‘ÜRÜN ÇEKİMLERİ PROFESYONEL OLMALI’

Kazancı, 2022 yılı itibarıyla e-ticaret müşterilerinin beklentilerine yönelik ise şunları söyledi: “Müşteriler online pazaryerinin sade bir tasarım olmasını ister. Karışık renkler ve görseller müşteriyi aradığı ürüne ulaşmasını engeller. Buda ilk adımdan müşteriyi kaçırır. Müşteriler ürün görselleri ve doğru ürün açıklamalarını inceleyerek satın alma eylemini gerçekleştirirler. Bu yüzden ürün görselleri profesyonel çekim olması satıcıya bir avantaj katarken müşteriye de ayrı biz haz deneyimi yaşatır. Örneğin, bir gömlek alacağımız zaman ürün görseline ilk bakarız ve manken üzerinde profesyonel çekilmiş görüntüyü kendimize yakıştırır sonra ürün açıklamalarından kumaş türü, mankenin boy, kilo, beden gibi bilgilere bakarak satın alma eylemini gerçekleştiririz. Müşteriler kendi güvendikleri kargo firmasıyla hizmet almak istediklerinden, farklı kargo seçeneklerini sunmamız gerekir. Son olarak müşteriler güvenli ödeme sistemi isterler. Kredi kartı kullanmak istemeyen müşteriler havale/EFT seçeneği ararlar. Ayrıca güvenli ödeme ortamı için SSL sertifikası 3d Secure Ödeme Sistemi tüketicilerin aradıkları önemli faktörlerden birisidir.”

E-TİCARET VE GELENEKSEL ALIŞVERİŞ

E-ticaret ve geleneksel alışveriş eğilimi üzerine de açıklamalarda bulunan Faruk Kazancı, “İstanbul’da yaşayan birinin internet alışverişine harcadığı rakam tabi doğal olarak nüfustan dolayı diğer illere nazaran daha fazla olması normal. Burada büyükşehirlerde bu rakamlar normalken aslında kırsal kesim dediğimiz yerlerde bu rakamlar düşük kalıyor ama zamanla özellikle kırsal bölgelerde tarımsal satışların artacağına inanıyorum. Bugün Türkiye’nin hemen hemen her noktasına kargo firmaları gönderim sağlıyor. Kırsal kesimlerdeki tarımsal ürünler çiftçilerin ürünlerini aracısız bir şekilde satma imkânı sağlıyor. Kısacası baktığımızda geleneksel alışverişten internet alışverişine hızlı geçiş var evet geleneksel alışverişten kopamayız belki ama bugün artık kırsal kesimlerde dahi internet alışverişi artıyor kırsal bölgedeki insanların ticareti genelde çiftçilik ya da hayvancılık olduğu için bölgedeki tüketiciler giyim ihtiyaçlarını çok kolay şekilde başka bir ilden internet alışverişiyle yapabiliyor” vurgusunu yaptı.

E-TİCARETTE PANDEMİ ETKİSİ

Pandeminin birçok sektörde olduğu e-ticaret ekosisteminde derin etkilere yol açtığını belirten Kazancı, “Pandemi öncesi süreçte geleneksel alışveriş çok daha yaygınken e-ticaret aslında büyümeye devam ediyordu 2018 yılında 42,2 milyar TL iken 2019 yılında yaklaşık 136 milyar TL’ye çıkıyor. Pandemi ile birlikte insanlar bazı alışkanlıklarından vazgeçmek zorunda kalarak online alışverişe yönelince 2020 yılında 226 milyar TL, 2021 yılında 382 milyar TL, 2022 yılında beklenen ise 600 milyar TL. Bu verilerde pandemi internet alışverişini çok hızlı arttırdığını hatta pandemi artık yavaş yavaş hayatımızdan çıksa bile online alışverişin rahatlığından kopamadığımızı da gösteriyor.

Eskiden pazar ve market alışverişini kimse online yapmazdı gidip x marketten mevcut ürünlerden seçerdik. Pandemide ise sağlık maske mesafe faktörleri için işine girince bugün internet alışverişiyle birlikte seçenek çokluğu, fiyat kıyaslaması ve kapınıza kadar gelmesi bu konfora bizi alıştırdı” dedi.

‘MÜŞTERİ İÇİN ZAMAN ÇOK ÖNEMLİ’

Kazancı, e-ticaret ve kargo sektörünün bir bütün olduğuna da işaret ederek şunları söyledi: “Artık müşteri en kısa sürede ürünü almak istiyor. Tüketici bir ürün aldığında kaç günde eline ulaşacağına bakarak satın alma işlemini gerçekleştiriyor. Hatta bazılarımız kargo takiplerini canlı görmek istiyor. Burada kargo baktığımızda e-ticarette çok büyük öneme sahip çünkü ürünün geç gitmesi, ürünün hasar görmesi kargo firmasından daha çok e-ticaret yapan firmaya daha fazla zarar veriyor. Hatta müşteri kaybetmenize neden oluyor ama aynı zamanda kargo şirketi sizin müşteri kazanmanızda da büyük faktör. Ürünün zamanında ve hasarsız olarak yapılması müşterinin bir sonraki satın alma eyleminde sizi tercih etmesine olanak sağlıyor.”

E-TİCARETTE TEKEL SORUNU

Kazancı, e-ticaret sitelerinde yaşanan fiyat politika farklılıklarına yönelik ise “Tekelleşmeye çalışma durumlarını görebiliyoruz. X bir pazaryerinde resmi satıcı ‘Bu ürünleri sadece ben satarım diğer kimse satamaz’ haksız talebi olabiliyor. Buda rekabetçi bir piyasa ortamı oluşmasına engel teşkil ediyor. Bazen görüyoruz toptancılık yapan firma e-ticarete giriyor ve perakendecisine sattığı fiyatın altına kendisi e-ticaret pazaryerinde satış yapıyor. Bu tarz etik olmayan davranışları fırsatçılık olarak görüyorum. Bu konuda da Rekabet Kurumu’na büyük görev düşüyor” dedi.

‘KARIŞTIRILAN 2 KAVRAM VAR’

E-ticarette kavram karmaşası olduğunu ifade eden Faruk Kazancı,  “Karıştırılan 2 kavram var. Birisi e-ticaret diğeri ise pazaryeri(marketplace) dediğimiz kavram. Pazaryeri(Marketplace); alıcılar ve satıcılar arasında köprü sistemidir. Satıcılar online pazaryerlerinde mağaza açarlar ve ürünlerini sergilerler. Alıcılar ise pazaryerlerinde satıcıların ürünleri karşılaştırarak satın alma işlemi gerçekleştirirler. Burada pazaryerlerinin en önemli görevi alıcı ve satıcının haklarını korumaktır. Alıcı ödemeyi yapar ürünü teslim alır, satıcı ürünü gönderir hakkedişini alır. Pazaryeri bu ticaretin sorunsuz şekilde gerçekleşmesini sağlar. Kısacası hakem gibi iki tarafın hakkını korur” açıklamasında bulundu. 

YENİ BAŞLAYANLARA UYARILAR

Kazancı, online pazara yeni başlayacak işletmelere de bir takım uyarılarda bulunurken, “E-ticarete yeni girecek işletmeler kesinlikle işin uzmanından destek almalıdırlar. Bazen etrafımızda görüyoruz ilk defa e-ticarete girecek x firma uygun fiyat diye korsan yazılımlı e-ticaret siteleri alıyor. O kadar büyük risk içeriyor ki farkında değil. Unutmayın ki müşterileriniz kart bilgilerini sisteminize giriyor. O yüzden en önemli güvenli e-ticaret yazılımı kullanmalarıdır. Ticarette her şey güven temeli üzerine kurulur. En iyi ürünü en iyi fiyata satın, siteniz güvenli değilse müşteriler satın alma eylemi gerçekleştirmezler. Ödeme seçeneklerini çoğaltmaları gerekir. Ürün görselleri kaliteli ve açıklamaları yeterli olmalı bu ürünlerin satış sonrası iade etmemelerini de sağlar. Boşuna kargo maliyetlerini karşılamak zorunda kalmazsınız” ifadelerini kullandı.

BLOG ÖNERİLERİ

E-ticaret sektöründe kariyer yapmak isteyen gençlere önerilerde bulunan Faruk Kazancı, “Gençlerin e-ticaretin hangi alanında kendilerini geliştirmek istiyorlar? Önce buna karar vermeleri daha doğru olur. Marketing Türkiye, Campaign Türkiye, Webrazzi gibi blogları takip edebilirler. Ama bence bununla birlikte işin mutfağına girmeliler. Bu konuda Linkedin üzerinden kişilerle iletişime geçebilirler. Belli pazaryerlerinde e-ticaret alanlarında deneyim kazanmaları kariyerlerinin başında çok fayda sağlayacağını düşünüyorum” diye konuştu.

‘HER ŞEY GÜVEN ESASINA DAYALI’

‘Aldostum.com’un kuruluş hikâyesine de değinen Kazancı, “1984 Ordu doğumluyum. Evli ve 2 çocuk babasıyım. Ortaokul ve lise eğitimini tamamladıktan sonra üniversite eğitimim için Bursa’ya geldim. Bursa’da TESİAD(Tüm Etkin Sanayici ve İş adamları ve İş Kadınları Derneği)’ta 3 dönem Genel Sekreterlik görevimi yürüttüm. Bürokraside ve iş dünyasında, yurtiçi ve yurtdışında bağlantılarımızla geniş bir kitlemiz oldu. TESİAD üyelerinin çoğunluğunu KOBİ’ler oluşturduğundan bizde bu anlamda üretim yapan KOBİ’lerimizi hem desteklemek hem de ürünlerinin satışı için güvenli online alışveriş ortamı oluşturma ihtiyacı oluştuğunu fark ettik. Bu anlamda da TESİAD’ta genel başkan yardımcılığı görevini yürüten ve aynı zamanda yatırımcı olan Mümin Güler beyle aldostum.com’u kurarak gücümüzü perçinlemiş olduk. Aldostum.com’ pazaryerimizde biz satıcılarımızla dostane ilişkilere sahibiz. Bu sebeple zaten aldostum ismini tercih ettik bütün satıcılarımızla görüşürüz ziyaret ederiz. Her sorunlarında yardımcı olma gayreti içerisindeyiz. Sadece aldostum.com’da ki ticari diyaloğumuz değil dertleriyle de ortağız. Biz de her şey güven esasına dayalı. Pandemide dünyayı etki alan pandemi süreci ülkemizdeki ekonominin temelini oluşturan KOBİ’lerimiz üzerinde olumsuz etki yarattığının farkında olduğumuzdan KOBİ’lerimizin her zaman yanındayız. Özellikle bu süreçte kadın girişimcilerimize pozitif ayrımcılık yaparak istihdam ve ekonomiye katkı sağlamaları konusunda desteğimiz her zaman dost kavramına zarar vermeden devam edecektir.” mesajını verdi. 

‘BİZ DOSTLARIMIZLA GÜÇLÜYÜZ’

Kazancı, ‘Aldostum.com’un farklı özelliklerine de değinerek şöyle konuştu: “Haksız rekabeti önlüyoruz daha öncede ifade ettiğim gibi bizde güven esasına önem veren herkes satış yapabilir aynı ürünü başkası da satıyor olsa satış yapabilir. Biz ‘Bu ürünü sadece ben satarım başkası satamaz’ gibi yaklaşımlara asla izin vermiyoruz. Ayrıca KOBİ’lerimizi yüksek komisyon oranları altında ezmiyoruz. Hem müşterilerimizi ve satıcılarımızı bu konuda en makul oranlarla bir araya getiriyoruz. Kadın girişimcilerimizi ayrıcalıklı komisyon oranlarıyla destekliyoruz. aldostum.com’da satış yapan mağazalarımızın hak edişlerini maksimum 10 iş günü içerisinde ödeme taahhüdünde bulunuyoruz. Satıcı mağaza panelimiz kullanımı çok kolay ve basit bir yapıya sahip. Ayrıca bizde satıcı olan mağazalarımızın ürünlerinin reklamını ücretsiz yapıyoruz. Yani baktığınızda kazancımızın bir kısmını yine satıcılarımızın ürünlerinin reklamı için harcıyoruz. Son olarak; biz dostlarımızla güçlüyüz bir bütünüz diyebilirim.” (Haber Merkezi)