Gökçe ÇALIŞCİ/ÖZEL HABER

Makine mühendisi ve Yapı Denetim Kuruluşları Birliği (YDKB) Bursa Şube Başkanı Esra İnhanlı ve beraberindeki heyet a Gazeteyi ziyaret etti. Yapı Denetim konusunda yaşanılan sorunları tek tek açıklayan İnhanlı, “Şu an dernek statüsünde ama birlik olma, birlik statüsüne geçme yolunda adım atmış durumda, çok uzun yıllardır adım atmış ama bu dönem biraz daha bunun altını, ateşini daha hızlandırıp bu süreci daha destekleyecek bir çalışma içerisinde. Çünkü karar mekanizması ve etkinlik, yetkinlik anlamında çok daha kıymetli” dedi. 1999 depreminden sonra 2005 yılında bu dernek Türkiye'de kuruldu. Dernek olarak daha sonra gelişen süreçlerde içerideki güç kavgaları ve koltuk kavgaları yüzünden birtakım bölünmeler olduğunu ifade eden İnhanlı, “Türkiye genelinde yapı denetimiyle ilgili şu an üç ayrı dernek var ama en yeni oluşum 5 kişilik ekiple Antalya’da bulunuyor. Bir diğeri yine Ankara'da bir takım oluşumlar sağlamış” dedi.

‘GEL SEN BENİ DENETLE’

Türkiye'de 2500 civarında yapı denetim bulunmakta. Yapı denetim Kuruluşları Birliği Derneği’nin ise Bursa şubesinde 800 üyesi bulunmakta. 19 ilde şubesi olan ve 4 ilde temsilcilik yapan ve hala şubeleşme çalışmalarının devam ettiği bir kuruluş olan yapı denetim çalışanlarıyla birlikte 12-13 bin üyeyi ve mühendisi kapsayan bir kuruluş. Güçlü kurum yapısı ile özellikle 2019 yılından sonra sistemde bir takım değişiklikler olduğunu ifade eden Şube Başkanı Esra İnhanlı, “Yazılım anlamında tamamen sistemsel bir değişiklik oldu. Daha önceden müteahhit kendi parasını vererek ‘gel sen beni denetle’ diyebiliyorken, denetimi seçebiliyor iken 2019’dan sonra elektronik dağıtım adı altında bir havuz sistemi oluştu. Havuz sisteminde tüm yapı denetimlere eşit bedelli iş gitmesi amaçlandı” diye açıkladı.

PİLOT İL BURSA

Havuz sistemi ile birlikte daha adil bir oluşum içine girdiklerini ifade eden İnhanlı, “İş gitmesi esasında ve müteahhitin de onu seçmeden havuzdan kime denk gelirse onunla çalışması esasında bir sistem kuruldu. Bu sistemin kuruluşundan sonra da aslında bizim birliğimizin gücü çok daha arttı. Aramızdaki dayanışma çok arttı. Denetim sistemi çok daha iyi ve kaliteli bir hal aldı. Önceden hepimiz rakiptik. Rekabet kalktıktan Bursa'da dayanışma inanılmaz derecede hissedildi” dedi. Önceden temelleri atılan bu güç birliğinin daha da artacağını ve Bursa’nın diğer illere örnek teşkil edecek seviyede olduğunu söyleyen İnhanlı, “Bursa bu konuda lokomotif, pek çok şey önce Bursa'da yaşanıyor ve diğer illere örnek teşkil ediyor” diye konuştu. Yapı denetimli binalarda riskin daha düşük olduğunu ve bunun en iyi örneğini İzmir depreminden sonra gördüklerini belirten İnhanlı, “Sahaya indiğimizde hiçbir bina da orta hasar bile yoktu. Çok hafif diye tabir edebileceğimiz sıva çatlağı tarzında hasarlar vardı ve buradan anladığımız yapı denetim hayat kurtarıyor.”

‘YAPI DENETİM BASKI YAPMIYOR’

Bursa özelinde sorunlara değinen YDKB Bursa Şube Başkan yardımcısı Mimar Yusuf Kıroğlu; Her işte olduğu gibi yapı denetiminde sıkıntıları var. Elektronik dağıtım 2019’da yeni başladığı için nasıl olacak? Nasıl bitecek? Müteahhitler ‘bu sistem kalksın bu sistem çalışmaz bu sistemle yürümez’ diyerek yapı denetimin çok baskı yaptığını söylediler. Yapı denetim baskı yapmıyor, projelerini uygulatıyor ”dedi. Müteahhitlerin bir mimari ofise veya bir inşaat mühendisinin ofisine projelerini yaptırdıklarını ama projeleri denetletmediklerini aktaran Kıroğlu; Projeler denetlenmiyor, işte odası şurası olsun, mutfak şurası olsun gibi bunlara bakılmıyor. Daha sonra projeler bize geliyor. Biz de projeleri bakanlığın vermiş olduğu form bilgilerine göre denetliyoruz. Bakanlık bu form nerede diyor olmazsa olmaz projelerde bunlar oluşabiliyor. Daha sonra biz onları kontrol ediyoruz. Yapıldıktan sonra belediyeden ruhsatlar alınıyor. Yapı denetimiyle inşaata başlanıyor. İnşaat yükselmeye başlayınca ‘Ben mutfağı burada istememiştim. Mutfak şu köşede olacaktı. Mutfağı değiştirin.’ Kanunda diyor ki ‘bir değişiklik esasında inşaatı durduracaksın, durdurduktan sonra gerekli tadilattan sonra ilerleyeceksin.’ Bizde durdurmak istiyoruz, ondan sonra ‘yapı denetim zorluk çıkarıyor’ oluyor. Biz zorluk çıkarmıyoruz kanuna göre ilerliyoruz” dedi. Müteahhitler yüzde 99 u projelerini denetlemiyor para kazanma derdindeler. Sektörde çoğu müteahhit farklı mesleklerden gelme daha önce berbermiş müteahhit olmuş diyen Kıroğlu, “Mesleği bilmeyen insanlara bir şey anlatmak çok zor ama bizim sektörde çalışanlar zaten konuyu da mevzuatı biliyorlar.”

‘KENDİ AMELİYATIMI YAPABİLİR MİYİM?’

YDKB Bursa Şube Başkan Yardımcı ve İnşaat Mühendisi Serdal Aktaş bakanlığa görüş sorduklarını ve bakanlığın ‘500 metrekarenin altında herhangi bir inşatta siz kendi inşaatınızın müteahiti olabilirsiniz’ karşılığını aldıklarında CİMER’e yazdıklarını ve aralarında geçen ilginç bir o kadar da acı ama gerçek diyaloğu şu sözlerle aktardı:  Orta derecenin altında herhangi bir ameliyatımda kendi ameliyatımı yapmaya yetkili miyim? Baktığımız zaman bende mesleki olarak yetkili olayım diye. Yetersizlik ve eksiklik olduğunu dile getiren Aktaş, “Herkesin sicil odasından kaydını yaptırıp müteahhit olup inşaat yaptırabilir bu çok kolay.  Doğru şantiye şeflikleri ile uygulamada problem yaşamayabilirler ama maalesef kâğıt üzerinde kalıyor. Müteahhit bizi şantiye şefi zannediyor. Bizden beklentisi şurayı yanlış yapmışsın. Aslında bizim kanunda her şey çok açık 4708 kanun diyor ki sen yapılan uygulamayı kontrol etmekle mükellefsin.”

KONTROLLE MÜKELLEFİZ’

Yarı kurumsal bir firma olduklarını ve bakanlığa bağlı olduklarını söyleyen Aktaş, “Bakanlık adına bu işi yapıyoruz kamu yararına yapılıyor. Biz sözleşmeyi müteahhit ile imzalamıyoruz. Mal sahibi ile imzalıyoruz.  Müteahhit parayı ödüyor görünüyor ama mal sahibi adından para geliyor. Biz mal sahibi adına müteahhiti denetlemek için tutulduk. Muhatabımız tapu sahibi. Şantiyeye gittiğimiz zaman şantiye şefi yok bu görevi bizden bekliyorlar. İşler yavaşlamasın diye yardımcı oluyoruz. Oldukça da görev tanımımız değişmeye başladı.  Durum böyle olunca da karar aldık ve artık kontrolle mükellefiz.” Sektörün bitmeyen sorunlarından bir diğerine değinen Aktaş, “Şantiye şefi 30 bin metrekare inşaat denetleyebilirken bizde 30 bin metrekare inşaat kontrol edebiliyoruz. Bir şey uygulamakla kontrol etmek arasında dünya kadar fark var. Şantiye şefi bir şantiyeden sabahtan akşama kadar ayrılmayabilir. Ama biz gün içinde 10 tane şantiye gezebiliriz.  Biz her an orada olmak sorunda değiliz” dedi.  Maddi olarak zorluklar yaşayan sektörde maksat istihdam olsun diye bir çalışma yapmadıklarını ve personele ihtiyaç duyduklarını belirten YDKB Bursa Şube Başkan yardımcısı Mimar Yusuf Kıroğlu, “ Personel almak zorundasın çünkü yetmiyor. Herkes belli bir metrekareyi kontrol ediyor.  En küçük işletmede bile minimum 6 mühendis çalışmak zorunda. 1 metrekarelik işe başladığın zaman inşaat mühendisi, makine mühendisi, mimar ve 4 grup mühendis ile çalışabiliyor olmalı. İş olduğunda 6 tanesinin hazır olması gerekiyor. İstihdam noktasında bakıldığı için bu kadar büyük. Ama ben bunu denetliyorum şantiye şefi ile aynı metrekareye sahip olmak zorunda değilim. Ben bir saatte iki şantiye de denetleyebilirim” dedi.

‘ÇEMBER DARALIYOR’

Denetimli binalarla ilgili insanların bir endişe içerinde olmaması gerektiklerini özellikle yapı denetim geçirmiş binalarda bu kaygılarından kurtulmaları gerektiğini söyleyen Şube Başkanı Esra İnhanli,     “Müteahhitlerde artık nasıl malzeme çalarım nasıl azaltırım düşüncesi yok.  Şu an amaç alan kazanımları hak kazanımları üzerine. 3 daire değil de nasıl 5 daire çıkarırım üzerine.  Bu endişeler nedeni ile imar barışına gidildi.  Hiç kimse binasının statiğiyle ilgili taşıyıcı sitemiyle ilgili bir aykırılık tasarruf edipte imar barışına başvurmadı. 3194 imar kanunu gereği mimari açıdan bakıldığında mekanik olsun, elektrik olsun bu tarz ilavelerle statik bir sorun olduğu için değil hep görsel amaçlar için. Yeni gelen sistem ile gittikçe çember daralıyor. Kimse kaçamasın diye. Kanunu delmesin diye. Yani birileri kendini şampiyon yapmasın diyerekten. Giderek daraldığı için bu yeni meslek değiştirmiş olan müteahhitler de aradan eriyip gidecekler” dedi.

‘KONUŞMAYA GÜNLER YETMEZ’

4708 sayılı kanunla üretildikleri için Kanun nezdinde hareket ettiklerini ve ciddi sıkıntıları olduklarını aktaran İnşaat Mühendisi YDKB Bursa Şubesi YK üyesi Tugay Bacakoğlu, “İşin ticari boyutunu konuşmaya belki günler yetmez 2019’dan beri özel sektörün içinde olan bir oluşum olarak devam ediyoruz. Yaptığımız iş vicdani bir iş. Belki sizi hiç görmeyeceğim halde 15 sene boyunca bütün sorumluluğu yapı denetim firmasının ve çalışanlarının üzerinde 15 sene boyunca arşiv tutmak zorundayız. Devletin belirlediği metrekare birim üzerinden işleri mecbur almak zorundayız.  Almama şansınız yok. Ama gelen işi yapmazsanız 90 gün boyunca başka bir iş alamıyoruz” dedi.

ŞAHİTLİK BİLE PARAYLA!

Yılda bir kere asgari ücrete yapılan zamlarla her şeye yetişmeye çalışan sektörde devletin belirlediği tutarların üstüne çıkamadıklarını söyleyen Aktaş, “Bin metrekareden kazandığımız bin liranın gideri 3 bin 4 bin lira. Sektörümüze yardımcı ve aynı sektörün içinde bulunduğu diğer oluşumlar var. Proje mühendisleri, müteahhitler, yapı malzemecileri ve laboratuvarlar. Laboratuvarlarla çalışmak zorundayız. Raporlanması sürecinin biz sadece aslında şahidiyiz ve bunun parasını şahitlik yaptığımız için biz ödüyoruz. Bu ödediğimiz parayı da yılda iki kere, üç kere zam yapabiliyorlar. Laboratuvarların devlet tarafından fiyatları bizim gibi sabit bir fiyatı olmadığı için istedikleri zaman fiyatı dahilinde veya haricinde herhangi bir kanun maddelerine sözleşmelere uydurarak sürekli talepler yapabiliyorlar. Fiyat farkı da istiyorlar” dedi.

KAR YOK ZARAR ÇOK

İnşaat sektörünün 7/24 çalışan pandemi sürecinde dahi sürekli izinleri dışarıda geçirilen ve devletin tamamen durdurmadığı üç beş sektörden biriyiz diyen Aktaş, “Tek başımıza maskelerle denetime gittik. Elemanlarımıza izin verdik. ama kendimiz birebir betonlarımızda inşaatlarımızda çalışmaya devam ettik.  Geçen seneye nazaran herhangi bir laboratuvar firmasının benden 10 TL ye aldığı laboratuvar ücreti, numune başına şu an itibariyle 50 TL.  Ama ben hala aynı ücreti alıyorum. Benim devam ediyor. İnegöl 75 TL İznik 80 TL. Artan bu fiyatları kesinlikle mal sahiplerine anlatamıyoruz.  Bizim elden ekstra para alma gibi bir durumumuz yok.  Kendi cebimizden karşılıyoruz. Zarar ettiğimiz işi de almak zorundayız” diye konuştu.

Bursa’da 2023’ün son, 2024’ün ilk bebekleri dünyaya geldi Bursa’da 2023’ün son, 2024’ün ilk bebekleri dünyaya geldi

PASTADAKİ PAY AZALDI

Yapı Denetim kuruluşlarının en büyük sorunlarından biri de, elektronik havuz ile birlikte iş paylaşımında yapılan haksız kazançlar. Sektör parayı elden almamakla birlikte iş bitiminde alırken, verilen işin uzaklığı da bir kar getirmemekte. E dağıtım Bursa’ya geldiğinde 61 firma var iken şu an 110 yapı denetim firması bulunmakta. Pastadaki payın azaldığını aktaran İnhanlı, “Her sene yenisi açıldığı için denetim konusunda taviz verilmeye başlandı, teknik bilgilerimizi sahaya aktaramıyoruz. Hakkaniyetli bir şekilde işimizi yapmak istiyoruz” diye konuştu.