Bursa’da 2023’ün son, 2024’ün ilk bebekleri dünyaya geldi Bursa’da 2023’ün son, 2024’ün ilk bebekleri dünyaya geldi

Özlem ATAÇ

***Bursa’nın tarihi kimliğiyle ilgili çalışmaları aktarabilir misiniz?

Bursa’mız, geçmişten geleceğe uzanan tarihi değer ve ikonları ile öne çıkıyor. Bitinya’dan Bizansa, Osmanlı'dan Cumhuriyete kadar her dönemden izlerin hala varlığını koruduğu şehrimiz, her karesiyle bir tarih hazinesidir. Biz Bursa’yı geleceğe, geçmişten gelen değerlerimizi koruyarak taşımayı şiar edindik. Tarihi mirası koruma ve geleceğe taşıma projeleri kapsamında birçok projenin tamamlanmasını sağladık. Örneğin Bursa Surlarının önemli bir kapısı olan Zindan Kapı’da restorasyon tamamlandı. Burası şimdi “Zindankapı Güncel Sanat Merkezi ve Dijital Müze” olarak ziyaretçilerini ağırlıyor. 15. Yüzyıla ait Balıkpazarı Hamamını kültür merkezi olarak Gemlik ilçemize kazandırdık. Alipaşa Mahallesi’nde kaderine terkedilmiş özel mülkiyetteki yapıyı restorasyonun ardından ilk günkü haliyle şehrimize kazandırdık. Bursa Kent Müzesi’ne tahsis edilen Eski Vergi Dairesi Binası’nı, tadilat ve restorasyon çalışmalarının ardından ziyarete açtık. 1450’li yıllarda yaptırılan Kefensüzen Camii, restorasyonun ardından ibadete açıldı.

TARİHİ KONAKTAN, SAĞLIK TARİHİ MÜZESİ’NE…

Yaklaşık 15 bin 200 metrekarelik alanda hayata geçirilen proje ile Mihraplı Şehitliği’nin Bursa’mıza kazandırdık. Yıldırım Bayezid’in oğlu Emir Süleyman tarafından 1406 yılında yaptırılan ve Osmanlı mimari tarihine, ilk revaklı türbe olarak geçen Yıldırım Bayezid Türbesini, ilk günkü ihtişamına kavuşturduk. Doğanbey Mahallesi’ndeki 600 yıllık Mizanoğlu Mescidi, restorasyonun ardından, kent siluetindeki yerini aldı. Osmanlı döneminde ipek ticaretinin merkezi olan ve burada satılan kozalardan üretilen ipeğin dünya saraylarını süslediği Koza Han’da zemin iyileştirme çalışmalarını tamamladık. Hisar bölgesindeki 200 yıllık sivil mimarlık örneği tarihi konak, restorasyonun ardından Bursa Sağlık Tarihi Müzesi olarak ziyarete açıldı. İnegöl ilçesinde 2013 yılında çıkan yangında tamamen kül olan ve sadece doğu - batı beden duvarları ayakta kalan Cafer Paşa Hanı (Beylik Hanı), restorasyonun ardından özgün kimliğiyle yeniden hizmete açıldı.

TOPHANE PARKI YAKIŞIR HALE GETİRİLİYOR

İznik’teki 2000 yıllık İstanbul Kapısı’nın restorasyon çalışmaları tüm hızıyla sürüyor. 1855 depremine kadar ayakta kalmayı başaran ‘Selami Tekkesi’nde sürdürülen restorasyon çalışmalarında son aşamaya gelindi. Gemlik’in Küçük Kumla beldesinde bulunan Tarihi Arap Hamamı, çalışmaların ardından, eşsiz mimari özellikleriyle kültür merkezi olarak kullanılacak. 4 asırlık Bursa Mevlevihanesi’nin son yapısı olan Haremlik–Selamlık binasının olduğu alanda çalışmalar hızlandı. Tarihi Saat Kulesi restorasyonunun ardından yamaçlardaki temizlik çalışmaları ve zemin döşeme çalışmalarıyla Tophane Parkı Bursa’ya yakışır hale getiriliyor. Demirtaşpaşa Hamamı’nın hemen karşısında bulunan ve bakımsızlık yüzünden kullanılamaz duruma gelen 3 sivil mimarlık örneği yapının restorasyonu tamamlandı. Muhsin Yazıcıoğlu Kültür Merkezi ve Mahalle Gönllüllüleri Konağı olarak hizmet vermeye başladı. İznik Yeşil Camii çevresindeki yaklaşık 11 bin metrekarelik alanda uygulanan kentsel tasarım projesi tamamlandı.

*****Tarihi projeler arasında en çok önem verdiğiniz çalışma hangisidir?

TARİH, YIKIMLARLA İHTİŞAMINA KAVUŞTU

Şu anda öne çıkan projemiz, Tarihi Çarşı ve Hanlar Bölgesini gün yüzüne çıkaracak olan çalışmamızdır. 14. yüzyılda oluşmaya başlayan, 16. yüzyılda han, bedesten ve çarşıların oluşumuyla gelişimini tamamlayan Tarihi Çarşı ve Hanlar Bölgesi’ni eski ihtişamına kavuşturacak olan Çarşıbaşı Kentsel Tasarım Projemizde çalışmalarımız hızla devam ediyor. Geçtiğimiz yıl ağustos ayında çevre ve şehircilik bakanımız Murat Kurum’un da katıldığı törenle Kızılay binasının yıkımıyla başlayan süreç, İşkur, Merkez Bankası Binası ve Pirinç Han’ın arkasındaki türbenin etrafını saran dükkanların da aralarında olduğu binaların yıkımını tamamladık. Daha önce cemal nadir caddesi üzerinden görülmeyen Ulu Cami ve hanlar, yıkımların ardından tüm ihtişamıyla ortayla çıkmaya başladı. Son olarak yine ana caddeye cepheli yaklaşık 150 metrekare alan üzerindeki 6 katlı bir binanın daha yıkımı kontrollü bir şekilde yapıldı.  Bu son çalışma ile birlikte yıkılan bina sayısı 31’e ulaştı. Elde edilen alan ise 4000 metrekareyi aştı. Alanda yıkılan binaların enkaz kaldırma çalışmaları devam ederken, kamulaştırması tamamlanan binalar da sırasıyla yıkılacak. Projemiz tamamlandığında Bursa’nın tarihi kimliğini gün yüzüne çıkarmış olacağız.

***** Gastronomi ve tarihi aynı anda sunacak bir turizm projeniz var mıdır?

ADIM ADIM BURSA PROJESİ

Dış İlişkiler Dairesi Başkanlığımız öncülüğünde Adım Adım Bursa adlı proje rotası belirlenip Bursa’da turizmin tüm paydaşlarına lansmanı yapılmıştır. Bu proje kapsamında Bursa’nın tarihi merkezindeki turistik noktalar yürüyerek gezilecek ve yerel lezzet duraklarının tanıtımı yapılacak. İstanbul’dan çeşitli acentelerinin, hazırlamış olduğumuz Adım Adım Bursa turunu tur paketlerine eklediklerine şahit oluyoruz. Kestane Şekeri, Cantık, Bağdat Hurma Tatlısı, Süt Helvası, Kemalpaşa Tatlısı, Bursa Kebabı, İnegöl Köfte, Pideli Köfte gibi Bursa’ya özgü lezzetlerin ve kültürel hazinemizin yer aldığı bu rotanın gittikçe daha fazla rağbet göreceğine inanıyoruz.

**** Yurtdışında turizmle ilgili ne gibi temaslarınız oldu?

TURİZM PORTALINI OLUŞTURDUK

Fuarlar aracılığı ile tanıtımlar yapıyoruz. Sosyal medya fenomenleri ile iş birlikleri gerçekleştiriyoruz. Uluslararası yayın yapan TV ve Belgesel kanalları ile iş Birlikleri yapılıyor. Güney Kore’de bulunan turizm alanında faaliyet gösteren halkla ilişkiler şirketiyle ortaklaşa tanıtım faaliyetleri gerçekleştiriyoruz. Kardeş şehirlerimizle ilişkilerimizi güçlendiriyoruz. EHTTA, UNESCO, Tarihi Kentler Birliği gibi uluslararası aktif olan kuruluşlara üyeliklerimiz sebebiyle buralara üye olan şehirlerle iletişim hakindeyiz. Çeşitli ülkelerde düzenlenen organizasyonlara ve etkinliklere katılım sağlıyoruz. Bursa Mehter, Kılıç Kalkan Ekibi, Karagöz Oyunları, İpekçilik gibi Bursa’ya ait folklor ekipleri ve değerlerin uluslararası organizasyonlarda yer almasını sağlıyoruz.  Bursa’nın turizm portalını oluşturduk. bursa.com.tr web sitesi İngilizce ve Korece dillerine çevrildi. Almanca dilinde ise çeviri çalışmaları devam ediyor. GoBursa cep telefonu uygulamamız adeta bir rehber niteliğinde. Bu uygulama ile dijital alanda da tanınırlığımızı arttırdık. Sosyal medya hesaplarımız aracılığı ile kesintisiz olarak Bursa ile ilgili içerikler paylaşılıyor…

*** Bursa’nın turizm açısından en çok turist beklediği ülke neresi?

Rusya’nın şehrimize ilgisi artıyor

Bizler, şehrin tüm dinamikleri ile hareket ediyoruz ve şehrimizi en güzel şekilde nasıl tanıtabileceğimize ve Bursa’nın turizmden alması gereken payı nasıl artırabileceğimize dair sorulara cevap bulmaya çalışıyoruz.  Bildiğiniz üzere Bursa’ya en fazla turist gönderen ülkeler Ortadoğu ülkeleridir. Biz bu potansiyeli korumanın yanı sıra Uzakdoğu ülkelerinden hali hazırda şehrimize çok sayıda turist gönderen Endonezya ve Malezya başta olmak üzere, Çin, Japonya ve Güney Kore ülkelerinden turist bekliyoruz. Bununla birlikte yakınımızda bulunan ülkeler başta olmak üzere son zamanlarda Bursa’ya ilgisi gittikçe artan Rusya’dan, yanı sıra 2022 yılı Türk Dünyası Kültür Başkenti ilan edilmemizi de bir fırsat olarak görerek, gönül coğrafyamızda yer alan Türk Dünyasından da yoğun ziyaretler bekliyoruz.

6) Bey Sarayı projesiyle ilgili gelişmeler ne aşamada?

KÜLTÜR MERKEZİ

Bilindiği gibi, altı Osmanlı sultanını bağrında taşıyan Bursa’da yaşayan bütün medeniyetler bu şehrin değerlerine yeni değerler katarak burayı dünyanın cazibe merkezi haline getirmişlerdir. Bursa’nın, çok önemli değerleri bünyesinde barındıran alanlarından biri de Tophane ve Hisar Bölgesi’dir. Bu bölge; her dönem, her millet, her kültür, her inanış için çok kıymetli olmuştur. Buradaki her bir taş, her bir yapı sonraki dönemin temelini oluşturmuştur. Bu bölgede yer aldığı bilinen, ancak günümüze kadar ulaşamayan yapılardan biri de Bursa Bey Sarayı’dır. Bursa Bey Sarayı, Osmanlı’nın devlet olarak yönetildiği ilk saraydı. Divan-ı Hümayun burada toplanır ve tüm kritik kararlar burada alınırdı. Bu saray bir ikamet ve yönetim yeri olmaktan başka aynı zamanda bir kültür merkeziydi. Büyükşehir Belediyesi olarak payitaht Bursa’da Osmanlı Devleti’nin idare merkezi olan Bey Sarayı’nın ve çevresindeki tarihi dokunun değerlendirilmesine yönelik bir projeyi başlatma kararı aldık. Bursa Bey Sarayı’nın tarihi gelişmesini tespit etmek amacıyla konuyla ilgili yapılan ve yapılacak olan tüm akademik çalışmalara destek sağlamak istedik. Prof. Dr. Yusuf Oğuzoğlu danışmanlığında erken Osmanlı Dönemi ve Bey Sarayı’nın da yer aldığı Bursa Hisar Bölgesi üzerine çalışmaları bulunan bilim insanlarından oluşan bir bilim kurulu kurduk. Bilim kurulumuz; Prof Dr. İlber Ortaylı, Prof. Dr. Özer Ergenç, Prof. Dr. Feridun Emecen, Prof. Dr. Heat Lowry, Prof. Dr. Neslihan Dostoğlu, Prof. Dr. Mustafa Şahin, Doç. Dr. Suna Çağaptay, Doç. Dr. İsmail Yaşayanlar ve Doç. Dr. Çağhan Keskin gibi çok kıymetli isimlerden oluşuyor. Bilim kurulumuzda yer alan değerli hocalarımız, yaptıkları ve yapacakları çalışmalar ile bize yön veriyorlar.

BEY SARAYI’NDA ÇALIŞMALAR PLANLI DEVAM EDİYOR

Bu çalışmalar kapsamında Osmanlı Devleti’nin yönetim merkezi Bursa Bey Sarayı sempozyumu gerçekleştirdik. Aynı zamanda değerli hocalarımızın katkılarıyla hazırlanan bir de bildiri kitabını yayımladık. Bu vesileyle Bursa Bey Sarayı’nın tarihi gelişmeleri hakkında birçok veri gün yüzüne çıkarak toplanmış oldu. Bursa Bey Sarayı Sempozyumu neticesinde Bilim Kurulumuzun aldığı karar ve hazırladıkları rapor; şu an Orduevi’nin bulunduğu Bursa Bey Sarayı alanında öncellikle bir sondaj kazısı yapılması yönünde oldu. Bilim Kurulumuzun hazırladığı bu rapor neticesinde Türkiye Cumhuriyeti Millî Savunma Bakanlığı’na gerekli başvurular tarafımızca yapıldı. Ancak Türkiye Cumhuriyeti Millî Savunma Bakanlığı (Kara Kuvvetleri Komutanlığı)’ndan talebimiz olan 5x5 metrekare sondaj kazısı için olan başvurumuz olumsuz sonuçlandı. Bu minvalde projenin devam edebilmesi için girişimler devam etmektedir. Kısacası, Osmanlı’nın ilk idare merkezi ve ilk sarayı olan Bey Sarayı ve çevresindeki tarihi dokunun ortaya çıkarılması için başlattığımız çalışmalar planlı bir şekilde devam ediyor.