İdrarın vücuda zararlı 50 maddenin çözünerek dışarı atılmasını sağladığını söyleyen Çelik “Yeterince su içildiğinde çözelti miktarı artıyor ve burada daha fazla madde çözülebiliyor.

Az su tüketildiğinde ise çözelti miktarı azalıyor ve taş oluşumuna sebep olan kalsiyum, oksalat ve benzeri maddeler kristalleşmeye başlıyor. Bunlar zaman içinde taşa dönüşüyor.

Günlük su tüketiminin yaklaşık 2 litre olması gerekiyor. İdrarın mümkün olduğunca renksiz ve kokusuz olması,  bizlere yeterince su tüketildiğini gösterir” diyen konuştu.

KALSİYUMDAN KORKMAYIN

Güçlü kemiklere sahip olmak için ihtiyacımız olan kalsiyumun inanılanın aksine böbrek taşına sebep olmadığına dikkat çeken Çelik, “Çünkü yapılan son çalışmalar kalsiyum tüketiminin bu konuda önemli bir rol oynamadığını ortaya koyuyor.

Yetişkinlerin günlük 1000 mg kalsiyum alması gerekiyor. Hareket etmek vücuttaki tüm mekanizmaları dengeli hale getirirken, hareketsizlik ise tam tersi bir etki yapıyor.

Gün içinde her fırsatta yürüyen, haftada en az beş gün yarım saat düzenli yürüyüş yapan, markete yürüyerek gitmeyi tercih eden insanlar hem kilolarını dengede tutuyor, hem de böbreklerinin daha iyi çalışmasını sağlamış oluyor” şeklinde konuştu.