Ülkemizin yetiştirdiği başarılı yöneticilerden, Neskar Motorlu Taşıtlar Sanayi ve Ticaret A.Ş. Genel Müdürü Gürol Ergen ile sektörde vermiş oldukları hizmetler, sektörel sıkıntılar, beklentiler, Bursalıların araba tercihleri ve daha birçok konuyu ele aldığımız detaylı bir röportaj gerçekleştirdik.
Haber Giriş Tarihi: 20.07.2022 10:32
Haber Güncellenme Tarihi: 20.07.2022 10:32
Kaynak:
Haber Merkezi
Haberyazilimi.com
Özkan YILDIRIM/ÖZEL RÖPORTAJ
Öncelikle Gürol Bey bizleri, ekibimizi ofisinizde konuk edip ağırlamış olmanızdan dolayı teşekkür etmek istiyorum. Sizi tanıyarak isterseniz röportajımıza başlayalım, sonrasında sorularımıza geçelim.
SEKTÖR İÇERİSİNDEKİ 33.SENEM
Benim sektörde 33.senem, hep Bursa'daydım. 8 yıl Mercedes'te çalıştım, 20 yıl ise Doğuş grubunda çalştım. 4,5 senedir de Neskar’dayım. Fırsatları değerlendirerek pazarın gelişme alanlarını değerlendirerek şirketimizi daha sevilen, bilinen sermayedarımız içinde yatırımını kısa zamanda geri dönüştürebilen bir işletme olarak yürütmeye çalışıyoruz.
Şimdi de Gürol Bey isterseniz Neskar’ın kuruluşu ve verilen hizmetlerden bahsedelim.
NESKAR 2004 YILINDA SEKTÖRE ADIM ATMIŞ
Neskar Bursa'da 2004 yılında sektöre adım atmış bir şirket. 18 yıl oldu burada kurumsal bir bayilik işliyor.2004'ten bugüne kadar hep profesyoneller yönetmiş. Ben de 4,5 seneden beri şirketin başındayım. Neskar bu işe gerçekten çok ciddi yatırımlar yapmış. Opel bayisi olarak Ovaakça’da İstanbul yolu üzerinde başlamışlar, sonra İzmir Yolu üzerindeki bayiliği mülkü ile birlikte satın almışlar ve dolayısıyla marka yatırımları devam etmiş. Bu tabii ki Bursa için çok iyi bir şey. Neden? İşin nasıl olması gerektiğini profesyonellere bırakan bir yönetim anlayışı var. Bu da tabii ki kurumsal çalışma ile beraber işlerin olumlu gerçekleşmesini sağlamış. Öncelikle şunu belirtmek isterim otomotiv sektöründe perakendecilik çok zor. Çünkü çok düşük kar marjları ile çalışıyoruz. Artı vergi dilimleri açısından bakıldığında devletin sürekli dikkat ettiği bir noktadayız. Bir akaryakıt var bir de biz varız bu şekilde. Sıcak para akışı olduğu için ister istemez bu alanda önem verdikleri bir yerdeyiz. Vergi dairesine gidiyorsunuz parayı yatırıyorsunuz, o şekilde bir düzen var.
Türk Otomotiv sektörü kendisine Avrupa’da nasıl bir yer edinmiş durumda?
TÜRKİYE ALTINCILIĞIN DOĞAL ADAYI AMA
Türkiye yıllar öncesinden beri hep şöyle anılır. Avrupa Otomotiv pazarında 5 büyük vardır. Almanya, İngiltere, Fransa, İtalya ve İspanya, 5 büyük denmesinin sebebi bunlar yıllık 1 milyon üzerinde araç satışı gerçekleştiren ülkeler. Türkiye altıncılığa adaydır. Bizim arkamızda Polonya vardır, bazen Hollanda gelir, bazen ne bileyim Portekiz toparlanır gelir falan, İrlanda gelir. Ama hiçbirinin Türkiye kadar potansiyeli yoktur. Onlar Türkiye'yi 1 Milyon adetlik pazar olarak görürler. Biz de bu heyecana kapıldık. Aslında olabiliriz olamayacağımız bir şey değil ama bu vergi diliminde insanların araç alım iştahı çok yok. 975 binleri gördük ama bir milyonları daha göremedik daha önce sadece bir kere 1 milyonu görmüştük.
2.EL SATIŞLAR 8 KATINA ÇIKTI
Bunun yanında birde ikinci el var. Örnek vereyim bir milyona yakın sıfır satışı varsa ülkede 8 milyona yakın ikinci el ticareti var yıllık. Normalde bu satışın 4-5 katı iken son yıllarda 8 milyona kadar çıktı, yani 8 katına. Çünkü alan satıyor bir araba 4 kere el değiştiriyor. İnanılmaz bir pazar yükselmesi oldu. Bu ne yaptı? Tabii Yurtdışından da Türkiye pazarına bir iştahla bakış açısı geliştirdi. Örnek veriyorum, Almanya'nın sıfır araç satışı 3 milyon 300 bin civarı ikinci el pazarı da 5 milyondur yani 1,5 katıdır. Biz de normalde 4-5 katıdır şimdi başka bir yerlere geldi. Tabii bu ne yapıyor dışarıdaki büyük finans sektöründe çalışan paradan para kazan insanlara cazip geliyor. Türkiye'ye gelip burada ikinci el araca girme gibi cesaretleri oluşuyor. Ama dediğim gibi bu sene enteresan bir sene araç yok bizler bayi olarak anahtar teslim fiyatları ile araç satıyoruz. Bir beyefendiye mesela Ahmet Bey'e bir araç satıyoruz. İki gün sonra Ahmet Bey aracı internete koyup satıyor. Yani kime araba satacağımızı şaşırdık o kadar. Nihai tüketiciyi bulmak zor ama Ahmet Bey de aslında nihai tüketici gözüküyor. Ahmet Bey alıyor arabasını merak ediyor benim aracım ne kadardır diye internete bir bakıyor aldığı fiyatın yüzde 20'si üzerinde satanlar var. O zaman da biraz daha yayan gezeyim, hanımın arabasını kullanayım deyip o da satıyor. İşte bu bizi sekizlere getirdi ama bunun bir yerde durulması lazım.
TÜRK PAZARINA OLAN İŞTAH ARTTI
Bu böyle gitmez çok ciddi bir de devalüasyon var. Araba piyasasında biz sermayemizi koruyamıyoruz örnek veriyorum eskiden 100 araç stok alabilirken şu an 50 araba stokla çalışabiliyoruz. Biz çok yüksek sermayelerle iş kurup buradan para kazanacağız diye yaşayamayız. Bir de pahalı yatırım ana caddede düşünsenize 8 dönüm yer olmak zorunda. Gösterişli bir bina olmak zorunda. Sokak arasında yapılacak ya da organize sanayi bölgesinde yapılacak bir iş değil bu. Sonuçta biz buradayız dememiz lazım. Yol üzerinde olmamız lazım, mülk pahalı, işletme pahalı, çünkü sermayedar ne diyor ben sana burayı yaptım ben buraya başka bir şey yapsaydım kira alacaktım senden de alayım mı diyor? Al diyoruz. Böylelikle tabii ki maliyetler artıyor. Burada da kalmıyor, ister istemez satış temsilcisi ile ilgili herhangi biri değil sonuçta eğitimli olacak, giyinecek, yaşayacak benim satış elemanının atölyedeki elemanın sosyal, kültürel anlamda biraz daha yukarıdaki insanlar. Hepsi eğitimli kitap okuyan, televizyonda haber, belgesel seyreden insan, hayatı yaşayan takip eden insanlar. Böyle olunca az ücret de olmuyor. O zamanda ister istemez çıtaları yükseltiyorsunuz.1994’lü yıllarda ilk cep telefonu çıktığında cep telefonu ile iş yerinde konuşmak yasaktı. Çünkü herkesin cep telefonu var ve ya eşiyle, annesiyle, babasıyla konuşuyor deniliyordu. Şimdi cep telefonu olmayan adamı kim işe alır. Zaman o kadar farklılaştı ki insanların cep telefonu markası kimliği gibi oldu artık. Bu da standartları ister istemez çok yukarı taşıyor. Biz mesela iki buçuk sene oldu Skoda’nın bayiliğini aldık. Burayı bize verirken genel müdürün çok güzel bir lafı vardı ‘Neskar’ın çok temiz bir ismi var bu ismin bizi burada temsil etmesinden biz gurur duyarız’ demişti.
Neskar’ı Bursa’da genelde herkes Opel bayisi olarak bilir ama Skoda’da eklendi son olarak değil mi? Skoda’da Bu anlamda dünya genelinde araçların kaliteli ve niteliği bakımından güzel bir atılım yaptı sanırım?
Doğuş kökenliyim ya Doğuş kökenli olmaktan dolayı bir şey vardı.2 Opel bayimiz vardı tabii Opel GM grubunun Chevrolet ve Saab’la ilişkilerini bitirmesi tek marka ile idare etmek durumunda bıraktı Nescar’ı bir süre. Ben geldiğimde un var, şeker var, su var helva yapılmıyordu. Zaten bir başvurusu vardı Neskar’ın Skoda’ya, ben gelince biraz da hızlandırdık Skoda’yı bünyemize kattık.
SKODA BİZDEN MEMNUN
BİZ SKODA’DAN MEMNUNUZ
Çünkü Skoda’da otomotiv sektöründe geriye baktığınızda çok güzel atılımlar yapabilecek bir marka olarak parlıyordu İzmir yolu üzerinde. Bünyemize kattık iyi de yapmışız. Hem Skoda bizden çok memnun, bizde Skoda’dan memnunuz. Skoda zaten antipatik bir marka değil, sempatik bir marka. Skoda ekonomik olmayı akıllı olmayı hedefler ve bir aile arabasıdır. Aslında biz bu hüviyeti seviyoruz. Bu hüviyet ne yapıyor sıcak güvenli ve güzel bir ortam yaratıyor. Biz burada 7000 metrekare yer yaptık, aşağıda 3000 metrekare servisimiz var, günlük servis giriş kapasitemiz 50 araca kadar çıkabiliyor ama şu an 22-23 araçtayız.
15 YIL BU BİNA BİZE YETER DEDİK
Dolayısıyla bu projeksiyonu yaparken 15 yıl koyduk önümüze dedik ki ‘15 yıl bu bina bize yeter.’ Buranın tüm istatistikleri ona göre yapıldı burayı ikinci showroom katı gibi bile kullanabilirsiniz. Burası çok akıllı bina şeklinde gerçekleştirdik. Girişte merdiven yoktur, tekerlekli sandalye ile çocuk arabası ile bile bizim showromumuza girebiliyorsunuz. Bakım öncesi tuvaletlerimize kadar engelli tuvaletine kadar girebilirsiniz, bütün kapılar geniştir. Her şey düşünülmüştür, engelli kişi asansörle ara kata inip arabasına gidebilir istiyorsa asansörle atölyeye bile inebilir. En ince ayrıntısına kadar düşündük. Bu yer benim ustalık eserim açıkça söyleyebilirim. Ben Doğuş binalarını yaparken gerçekten 5 yıl önce hep projelerin içinde çalıştım. Tabii 2008 krizi olduğunda falan biraz beklemiştik. Burayı biz Berk Noyan’la Berteks ailesi ile beraber yaptık.
Sosyal projelerde de var mısınız?
SOSYAL PROJELERDE DE HEP VARIZ
Ben dört buçuk yıldır buradayım, 3 yıldır vakıfa festivallere sponsor alıyoruz, araçlarımız var şoförlerimiz var, elimizden geldiğince ulaşım sponsoru oluyoruz. İşin parasında falan değiliz sonuçta hedefimiz Bursa'ya hizmet. Biz bir sürü sanatçıyı Bursalılarla buluşturmak için araçlarımızla transferlerde vs. yardımcı olduk. Kendi araçlarımızla gücümüz yetmiyorsa ilave araç kiralıyoruz gönderiyoruz. Bunların hiçbiri gerçekten para ile yapılacak işler değil gönül işi tamamen. Biz bu sosyal projelerde sosyal sorumluluk projelerinde her zaman varız ve olacağız. Hem Neskar hem Berteks Şirketler grubu olarak.
Peki, Gürol Bey bizlere Neskar’ın gelecek hedefleri ile ilgili neler söylersiniz?
OTOMOTİV SEKTÖRÜNDE BÜYÜMEK İSTİYORUZ
Otomotiv sektöründe büyümek istiyoruz. Araştırmalarımız devam ediyor maliyetler ortada işin muhakkak katma değerinin artırılması lazım. Hem daha ekonomik nasıl yapabiliriz. Hem daha faydalı nasıl olabilir onun derdindeyiz. Mesela bu bina her yönüyle fonksiyonel bir bina. Burası bir otomobil plazası olarak hangi markayı düşünürseniz düşünün BMW’de gelse bayilik verir Mercedes'te, Audi’de gelse Rolls-Royce’ dahi gelse verir, Tofaş'ta verebilir. Yani yaptığınız yatırımın fonksiyonelliği çok önemli şimdi akıllı yatırımlar yapmak istiyoruz. Akıllı yatırımlar sadece bina ile olmuyor. Tabii ki personel yatırımları yapmak istiyoruz doğru sektörlere yönelmek istiyoruz. Bu anlamda ilerleme hedefimiz var.
Peki, Bursalı araç kullanıcılarının özellikleri ile ilgili bize neler söylersiniz bu 33 yıllık deneyimlerinize binaen Gürol Bey?
BURSALILAR ARABAYA ÇOK MERAKLILAR
Bursa arabaya çok meraklı bir vilayet, ben hani yıllardır burada olduğumdan kesinlikle söyleyebilirim arabasını çok temiz tutar. Arabasını en çabuk yenileyen şehirlerden birisidir diyebilirim. Mesela işte Ege, Kıyı Ege bizim ikinci ellerimizi alan bölgelerdir. Galeriler Bursa’nın Peugeot J9 minibüslerini Aydın'da satarlardı. Bursalı çabuk araba değiştirdiği için Bursa'dan ikinci ele çok araba çıkar. Bursa arabası İstanbul'da değil ama Anadolu’da çok tercih edilir. Bu hiç değişmedi üst segment satışı Bursa'da çok iyidir. O yüzden BMW Mercedes Audi satışları fazladır, sanayisi fazla, ihracatçısı fazla olduğundan. Bu anlamda birçok koleksiyoner de var Bursa’da. Lüks pazarın çok ciddi pazar payı var. Türkiye pazarı dörtlerde iken Bursa'da 7-8’leri bulur. Bursalı arabasını çabuk değiştirir. Arabaların hepsi bakımlıdır. Vuruk, dökük arabalar diğer illerde gördüğünüz gibi Bursa'da fazla göremezsiniz. Bu tabi bizim gibi otomotiv sektörüne gönül verenleri mutlu eden bir şey. Ticari araçlarda da Bursa çok iyidir. Ticari araç turizm ve servis operasyonları ile beslenir. Bursa'da turizm o kadar güçlü değildir ama servis organizasyonu hizmet sektörü olduğu için Bursa'yı ticari pazarda dördüncü sırada tutar.
BURSA’DA O ÖZELLİK HALA VAR
Eskiden ne derdik Türkiye dünyada kendi kendine yeten birkaç ülkeden biri derdik. Bursa'da o özellik hala var. Kış turizmi var, yaz turizmi var, kültür turizmi var, tarihi turizm var, eğitimle ilgili turizm var. Ne olursa olsun bu şehrin lokasyonu gerçekten çok yüksek. Türkiye'deki bütün okullar bir Bursa turu yapsalar hiç kimse hayır demez. Öyle bir vilayet. İstanbul derseniz hayır diyenler çıkar örneğin o kargaşaya, o trafiğe girmeyelim derler ama Bursa'ya demezler. Yeşil denince Bursa akla geliyor, şeftali deyince Bursa akla geliyor, kar denince Uludağ Bursa akla geliyor, kestane, kestane şekeri denince, döner denince kebap denince hep Bursa geliyor insanın aklına. Bunları fırsata çevirmeyi bilmek lazım. Bunları fırsata çevirmeyi öğrendiğimiz gün, Bursa için daha faydalı oluruz. Bu şehirde katma değer yaratmış insanların mobilize olmasına fayda sağlıyoruz ve onların bu mobile halinden bakımlarını vesaire yapıyoruz. Biz de sektöre büyük yatırımlar yapan bir kullarız aslında ama müşteriyi kapıda karşıladığınızda çocuk arabası ile girebiliyor mu? Tuvaleti kullanabiliyor mu?
BURSALI HER ŞEYİN EN GÜZELİNE LAYIK
Ya da soğuk bir su, çay ikramı alabiliyor mu? Arabasını bakıma getirdiğinde karşısındaki kişi onu anlayabiliyor mu? Empati yapabiliyor mu? Onun alacağı hizmetin karşısında ödeyeceği bedeli öncesinde ona aktarabiliyor mu? Bunlar çok önemli. Buraya bir araç sahibi acaba 1000 lira öder miyim diyor hesap çıkıyor 3000 lira ya da 1000 lira öder miyim diyor 500’lira ile çıkıyor. Demin de dediğim gibi eğitimli insanlar empati yapmayı bilen insanlar kitap okuyan, haberleri, belgeselleri seyreden bir grup gerekiyor. Bursalı ona layık, kapıdan giriyor adam hizmet almak istiyor, iklimlendirilmeli bir ortamda mıyız? Bunlar çok küçük ayrıntılar olsa da hepsini bir araya topladığında büyük bir standart ortaya konulmuş oluyor. Ben burada Skoda satmıyorum araba satmıyorum Opel satmıyorum Ben kaliteli hizmet sunmaya çalışıyorum. Ben bugün herhangi bir başka arabayı da satsam, Neskar çatısı altında Ben güvendeyim deyip gelmesi lazım. Biz bunun mücadelesini veriyoruz. Başta kentimizde Bursa'da yaşayan insanlarımız olmak üzere Yurt genelinde yaşayan 84,5 Milyon Türk insanına sevgilerimi, ,saygılarımı göndermek istiyorum esenlikler diliyorum.
NESKAR NİLÜFER
İzmir Yolu Cad. No:366-D
Nilüfer / BURSA
BİZİ ARAYIN
+90 224 280 71 71
BİZE YAZIN opel@neskar.com skoda@neskar.com
BİZİ ARAYIN
+90 224 280 71 71
NESKAR OSMANGAZİ
Alaşar Mah. Yeni Yalova Yolu Cad. No:525-A/B Osmangazi / BURSA
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Web.tv
'Bursalıların güvende hissetmeleri önemli'
Ülkemizin yetiştirdiği başarılı yöneticilerden, Neskar Motorlu Taşıtlar Sanayi ve Ticaret A.Ş. Genel Müdürü Gürol Ergen ile sektörde vermiş oldukları hizmetler, sektörel sıkıntılar, beklentiler, Bursalıların araba tercihleri ve daha birçok konuyu ele aldığımız detaylı bir röportaj gerçekleştirdik.
Özkan YILDIRIM/ÖZEL RÖPORTAJ
Öncelikle Gürol Bey bizleri, ekibimizi ofisinizde konuk edip ağırlamış olmanızdan dolayı teşekkür etmek istiyorum. Sizi tanıyarak isterseniz röportajımıza başlayalım, sonrasında sorularımıza geçelim.
SEKTÖR İÇERİSİNDEKİ 33.SENEM
Benim sektörde 33.senem, hep Bursa'daydım. 8 yıl Mercedes'te çalıştım, 20 yıl ise Doğuş grubunda çalştım. 4,5 senedir de Neskar’dayım. Fırsatları değerlendirerek pazarın gelişme alanlarını değerlendirerek şirketimizi daha sevilen, bilinen sermayedarımız içinde yatırımını kısa zamanda geri dönüştürebilen bir işletme olarak yürütmeye çalışıyoruz.
NESKAR 2004 YILINDA SEKTÖRE ADIM ATMIŞ
Neskar Bursa'da 2004 yılında sektöre adım atmış bir şirket. 18 yıl oldu burada kurumsal bir bayilik işliyor.2004'ten bugüne kadar hep profesyoneller yönetmiş. Ben de 4,5 seneden beri şirketin başındayım. Neskar bu işe gerçekten çok ciddi yatırımlar yapmış. Opel bayisi olarak Ovaakça’da İstanbul yolu üzerinde başlamışlar, sonra İzmir Yolu üzerindeki bayiliği mülkü ile birlikte satın almışlar ve dolayısıyla marka yatırımları devam etmiş. Bu tabii ki Bursa için çok iyi bir şey. Neden? İşin nasıl olması gerektiğini profesyonellere bırakan bir yönetim anlayışı var. Bu da tabii ki kurumsal çalışma ile beraber işlerin olumlu gerçekleşmesini sağlamış. Öncelikle şunu belirtmek isterim otomotiv sektöründe perakendecilik çok zor. Çünkü çok düşük kar marjları ile çalışıyoruz. Artı vergi dilimleri açısından bakıldığında devletin sürekli dikkat ettiği bir noktadayız. Bir akaryakıt var bir de biz varız bu şekilde. Sıcak para akışı olduğu için ister istemez bu alanda önem verdikleri bir yerdeyiz. Vergi dairesine gidiyorsunuz parayı yatırıyorsunuz, o şekilde bir düzen var.
Türk Otomotiv sektörü kendisine Avrupa’da nasıl bir yer edinmiş durumda?
TÜRKİYE ALTINCILIĞIN DOĞAL ADAYI AMA
Türkiye yıllar öncesinden beri hep şöyle anılır. Avrupa Otomotiv pazarında 5 büyük vardır. Almanya, İngiltere, Fransa, İtalya ve İspanya, 5 büyük denmesinin sebebi bunlar yıllık 1 milyon üzerinde araç satışı gerçekleştiren ülkeler. Türkiye altıncılığa adaydır. Bizim arkamızda Polonya vardır, bazen Hollanda gelir, bazen ne bileyim Portekiz toparlanır gelir falan, İrlanda gelir. Ama hiçbirinin Türkiye kadar potansiyeli yoktur. Onlar Türkiye'yi 1 Milyon adetlik pazar olarak görürler. Biz de bu heyecana kapıldık. Aslında olabiliriz olamayacağımız bir şey değil ama bu vergi diliminde insanların araç alım iştahı çok yok. 975 binleri gördük ama bir milyonları daha göremedik daha önce sadece bir kere 1 milyonu görmüştük.
Bunun yanında birde ikinci el var. Örnek vereyim bir milyona yakın sıfır satışı varsa ülkede 8 milyona yakın ikinci el ticareti var yıllık. Normalde bu satışın 4-5 katı iken son yıllarda 8 milyona kadar çıktı, yani 8 katına. Çünkü alan satıyor bir araba 4 kere el değiştiriyor. İnanılmaz bir pazar yükselmesi oldu. Bu ne yaptı? Tabii Yurtdışından da Türkiye pazarına bir iştahla bakış açısı geliştirdi. Örnek veriyorum, Almanya'nın sıfır araç satışı 3 milyon 300 bin civarı ikinci el pazarı da 5 milyondur yani 1,5 katıdır. Biz de normalde 4-5 katıdır şimdi başka bir yerlere geldi. Tabii bu ne yapıyor dışarıdaki büyük finans sektöründe çalışan paradan para kazan insanlara cazip geliyor. Türkiye'ye gelip burada ikinci el araca girme gibi cesaretleri oluşuyor. Ama dediğim gibi bu sene enteresan bir sene araç yok bizler bayi olarak anahtar teslim fiyatları ile araç satıyoruz. Bir beyefendiye mesela Ahmet Bey'e bir araç satıyoruz. İki gün sonra Ahmet Bey aracı internete koyup satıyor. Yani kime araba satacağımızı şaşırdık o kadar. Nihai tüketiciyi bulmak zor ama Ahmet Bey de aslında nihai tüketici gözüküyor. Ahmet Bey alıyor arabasını merak ediyor benim aracım ne kadardır diye internete bir bakıyor aldığı fiyatın yüzde 20'si üzerinde satanlar var. O zaman da biraz daha yayan gezeyim, hanımın arabasını kullanayım deyip o da satıyor. İşte bu bizi sekizlere getirdi ama bunun bir yerde durulması lazım.
Bu böyle gitmez çok ciddi bir de devalüasyon var. Araba piyasasında biz sermayemizi koruyamıyoruz örnek veriyorum eskiden 100 araç stok alabilirken şu an 50 araba stokla çalışabiliyoruz. Biz çok yüksek sermayelerle iş kurup buradan para kazanacağız diye yaşayamayız. Bir de pahalı yatırım ana caddede düşünsenize 8 dönüm yer olmak zorunda. Gösterişli bir bina olmak zorunda. Sokak arasında yapılacak ya da organize sanayi bölgesinde yapılacak bir iş değil bu. Sonuçta biz buradayız dememiz lazım. Yol üzerinde olmamız lazım, mülk pahalı, işletme pahalı, çünkü sermayedar ne diyor ben sana burayı yaptım ben buraya başka bir şey yapsaydım kira alacaktım senden de alayım mı diyor? Al diyoruz. Böylelikle tabii ki maliyetler artıyor. Burada da kalmıyor, ister istemez satış temsilcisi ile ilgili herhangi biri değil sonuçta eğitimli olacak, giyinecek, yaşayacak benim satış elemanının atölyedeki elemanın sosyal, kültürel anlamda biraz daha yukarıdaki insanlar. Hepsi eğitimli kitap okuyan, televizyonda haber, belgesel seyreden insan, hayatı yaşayan takip eden insanlar. Böyle olunca az ücret de olmuyor. O zamanda ister istemez çıtaları yükseltiyorsunuz.1994’lü yıllarda ilk cep telefonu çıktığında cep telefonu ile iş yerinde konuşmak yasaktı. Çünkü herkesin cep telefonu var ve ya eşiyle, annesiyle, babasıyla konuşuyor deniliyordu. Şimdi cep telefonu olmayan adamı kim işe alır. Zaman o kadar farklılaştı ki insanların cep telefonu markası kimliği gibi oldu artık. Bu da standartları ister istemez çok yukarı taşıyor. Biz mesela iki buçuk sene oldu Skoda’nın bayiliğini aldık. Burayı bize verirken genel müdürün çok güzel bir lafı vardı ‘Neskar’ın çok temiz bir ismi var bu ismin bizi burada temsil etmesinden biz gurur duyarız’ demişti.
Doğuş kökenliyim ya Doğuş kökenli olmaktan dolayı bir şey vardı.2 Opel bayimiz vardı tabii Opel GM grubunun Chevrolet ve Saab’la ilişkilerini bitirmesi tek marka ile idare etmek durumunda bıraktı Nescar’ı bir süre. Ben geldiğimde un var, şeker var, su var helva yapılmıyordu. Zaten bir başvurusu vardı Neskar’ın Skoda’ya, ben gelince biraz da hızlandırdık Skoda’yı bünyemize kattık.
BİZ SKODA’DAN MEMNUNUZ
Çünkü Skoda’da otomotiv sektöründe geriye baktığınızda çok güzel atılımlar yapabilecek bir marka olarak parlıyordu İzmir yolu üzerinde. Bünyemize kattık iyi de yapmışız. Hem Skoda bizden çok memnun, bizde Skoda’dan memnunuz. Skoda zaten antipatik bir marka değil, sempatik bir marka. Skoda ekonomik olmayı akıllı olmayı hedefler ve bir aile arabasıdır. Aslında biz bu hüviyeti seviyoruz. Bu hüviyet ne yapıyor sıcak güvenli ve güzel bir ortam yaratıyor. Biz burada 7000 metrekare yer yaptık, aşağıda 3000 metrekare servisimiz var, günlük servis giriş kapasitemiz 50 araca kadar çıkabiliyor ama şu an 22-23 araçtayız.
15 YIL BU BİNA BİZE YETER DEDİK
Dolayısıyla bu projeksiyonu yaparken 15 yıl koyduk önümüze dedik ki ‘15 yıl bu bina bize yeter.’ Buranın tüm istatistikleri ona göre yapıldı burayı ikinci showroom katı gibi bile kullanabilirsiniz. Burası çok akıllı bina şeklinde gerçekleştirdik. Girişte merdiven yoktur, tekerlekli sandalye ile çocuk arabası ile bile bizim showromumuza girebiliyorsunuz. Bakım öncesi tuvaletlerimize kadar engelli tuvaletine kadar girebilirsiniz, bütün kapılar geniştir. Her şey düşünülmüştür, engelli kişi asansörle ara kata inip arabasına gidebilir istiyorsa asansörle atölyeye bile inebilir. En ince ayrıntısına kadar düşündük. Bu yer benim ustalık eserim açıkça söyleyebilirim. Ben Doğuş binalarını yaparken gerçekten 5 yıl önce hep projelerin içinde çalıştım. Tabii 2008 krizi olduğunda falan biraz beklemiştik. Burayı biz Berk Noyan’la Berteks ailesi ile beraber yaptık.
Sosyal projelerde de var mısınız?
SOSYAL PROJELERDE DE HEP VARIZ
Ben dört buçuk yıldır buradayım, 3 yıldır vakıfa festivallere sponsor alıyoruz, araçlarımız var şoförlerimiz var, elimizden geldiğince ulaşım sponsoru oluyoruz. İşin parasında falan değiliz sonuçta hedefimiz Bursa'ya hizmet. Biz bir sürü sanatçıyı Bursalılarla buluşturmak için araçlarımızla transferlerde vs. yardımcı olduk. Kendi araçlarımızla gücümüz yetmiyorsa ilave araç kiralıyoruz gönderiyoruz. Bunların hiçbiri gerçekten para ile yapılacak işler değil gönül işi tamamen. Biz bu sosyal projelerde sosyal sorumluluk projelerinde her zaman varız ve olacağız. Hem Neskar hem Berteks Şirketler grubu olarak.
Peki, Gürol Bey bizlere Neskar’ın gelecek hedefleri ile ilgili neler söylersiniz?
OTOMOTİV SEKTÖRÜNDE BÜYÜMEK İSTİYORUZ
Otomotiv sektöründe büyümek istiyoruz. Araştırmalarımız devam ediyor maliyetler ortada işin muhakkak katma değerinin artırılması lazım. Hem daha ekonomik nasıl yapabiliriz. Hem daha faydalı nasıl olabilir onun derdindeyiz. Mesela bu bina her yönüyle fonksiyonel bir bina. Burası bir otomobil plazası olarak hangi markayı düşünürseniz düşünün BMW’de gelse bayilik verir Mercedes'te, Audi’de gelse Rolls-Royce’ dahi gelse verir, Tofaş'ta verebilir. Yani yaptığınız yatırımın fonksiyonelliği çok önemli şimdi akıllı yatırımlar yapmak istiyoruz. Akıllı yatırımlar sadece bina ile olmuyor. Tabii ki personel yatırımları yapmak istiyoruz doğru sektörlere yönelmek istiyoruz. Bu anlamda ilerleme hedefimiz var.
Peki, Bursalı araç kullanıcılarının özellikleri ile ilgili bize neler söylersiniz bu 33 yıllık deneyimlerinize binaen Gürol Bey?
BURSALILAR ARABAYA ÇOK MERAKLILAR
Bursa arabaya çok meraklı bir vilayet, ben hani yıllardır burada olduğumdan kesinlikle söyleyebilirim arabasını çok temiz tutar. Arabasını en çabuk yenileyen şehirlerden birisidir diyebilirim. Mesela işte Ege, Kıyı Ege bizim ikinci ellerimizi alan bölgelerdir. Galeriler Bursa’nın Peugeot J9 minibüslerini Aydın'da satarlardı. Bursalı çabuk araba değiştirdiği için Bursa'dan ikinci ele çok araba çıkar. Bursa arabası İstanbul'da değil ama Anadolu’da çok tercih edilir. Bu hiç değişmedi üst segment satışı Bursa'da çok iyidir. O yüzden BMW Mercedes Audi satışları fazladır, sanayisi fazla, ihracatçısı fazla olduğundan. Bu anlamda birçok koleksiyoner de var Bursa’da. Lüks pazarın çok ciddi pazar payı var. Türkiye pazarı dörtlerde iken Bursa'da 7-8’leri bulur. Bursalı arabasını çabuk değiştirir. Arabaların hepsi bakımlıdır. Vuruk, dökük arabalar diğer illerde gördüğünüz gibi Bursa'da fazla göremezsiniz. Bu tabi bizim gibi otomotiv sektörüne gönül verenleri mutlu eden bir şey. Ticari araçlarda da Bursa çok iyidir. Ticari araç turizm ve servis operasyonları ile beslenir. Bursa'da turizm o kadar güçlü değildir ama servis organizasyonu hizmet sektörü olduğu için Bursa'yı ticari pazarda dördüncü sırada tutar.
BURSA’DA O ÖZELLİK HALA VAR
Eskiden ne derdik Türkiye dünyada kendi kendine yeten birkaç ülkeden biri derdik. Bursa'da o özellik hala var. Kış turizmi var, yaz turizmi var, kültür turizmi var, tarihi turizm var, eğitimle ilgili turizm var. Ne olursa olsun bu şehrin lokasyonu gerçekten çok yüksek. Türkiye'deki bütün okullar bir Bursa turu yapsalar hiç kimse hayır demez. Öyle bir vilayet. İstanbul derseniz hayır diyenler çıkar örneğin o kargaşaya, o trafiğe girmeyelim derler ama Bursa'ya demezler. Yeşil denince Bursa akla geliyor, şeftali deyince Bursa akla geliyor, kar denince Uludağ Bursa akla geliyor, kestane, kestane şekeri denince, döner denince kebap denince hep Bursa geliyor insanın aklına. Bunları fırsata çevirmeyi bilmek lazım. Bunları fırsata çevirmeyi öğrendiğimiz gün, Bursa için daha faydalı oluruz. Bu şehirde katma değer yaratmış insanların mobilize olmasına fayda sağlıyoruz ve onların bu mobile halinden bakımlarını vesaire yapıyoruz. Biz de sektöre büyük yatırımlar yapan bir kullarız aslında ama müşteriyi kapıda karşıladığınızda çocuk arabası ile girebiliyor mu? Tuvaleti kullanabiliyor mu?
BURSALI HER ŞEYİN EN GÜZELİNE LAYIK
Ya da soğuk bir su, çay ikramı alabiliyor mu? Arabasını bakıma getirdiğinde karşısındaki kişi onu anlayabiliyor mu? Empati yapabiliyor mu? Onun alacağı hizmetin karşısında ödeyeceği bedeli öncesinde ona aktarabiliyor mu? Bunlar çok önemli. Buraya bir araç sahibi acaba 1000 lira öder miyim diyor hesap çıkıyor 3000 lira ya da 1000 lira öder miyim diyor 500’lira ile çıkıyor. Demin de dediğim gibi eğitimli insanlar empati yapmayı bilen insanlar kitap okuyan, haberleri, belgeselleri seyreden bir grup gerekiyor. Bursalı ona layık, kapıdan giriyor adam hizmet almak istiyor, iklimlendirilmeli bir ortamda mıyız? Bunlar çok küçük ayrıntılar olsa da hepsini bir araya topladığında büyük bir standart ortaya konulmuş oluyor. Ben burada Skoda satmıyorum araba satmıyorum Opel satmıyorum Ben kaliteli hizmet sunmaya çalışıyorum. Ben bugün herhangi bir başka arabayı da satsam, Neskar çatısı altında Ben güvendeyim deyip gelmesi lazım. Biz bunun mücadelesini veriyoruz. Başta kentimizde Bursa'da yaşayan insanlarımız olmak üzere Yurt genelinde yaşayan 84,5 Milyon Türk insanına sevgilerimi, ,saygılarımı göndermek istiyorum esenlikler diliyorum.
NESKAR NİLÜFER
İzmir Yolu Cad. No:366-D
Nilüfer / BURSA
BİZİ ARAYIN
+90 224 280 71 71
BİZE YAZIN opel@neskar.com skoda@neskar.com
BİZİ ARAYIN
+90 224 280 71 71
NESKAR OSMANGAZİ
Alaşar Mah. Yeni Yalova Yolu Cad. No:525-A/B Osmangazi / BURSA
WHATSAPP HATTI
0552 280 71 71
BİZİ ARAYIN
+90 224 280 71 71
BİZE YAZIN opel@neskar.com skoda@neskar.com
En Çok Okunan Haberler