Edebali, ilçede yürütülen kentsel dönüşüm çalışmaları hakkında bilgi verdi. Deprem kuşağında yer alan Türkiye’deki yapı stokunun büyük bir bölümünün bu gerçeğin göz ardı edilerek inşa edildiğini söyledi. Özellikle Bursa ve Yıldırım gibi hızla büyüyen şehirlerde aşırı göçün sonucu olarak ortaya çıkan plansız yapılaşmanın ürünü güvensiz konutların insanlar için büyük bir tehlike oluşturduğuna dikkat çeken Başkan Edebali, “Bu durum aynı zamanda şehirlerimizin de kimyasını bozdu. Altyapılarımız, sosyal donatı alanlarımız, yeşil alanlarımız, yollarımız yetersiz kaldı. Diğer bir ifade ile şehirlerimizin büyük bölümleri çöküntü bölgelerine dönüştü. Bu gerçekleri göz önünde bulundurduğumuzda şehirlerimize kimliklerini yeniden kazandırmak, insanlarımıza hak ettikleri yaşam koşullarını sağlamak için kentsel dönüşüm bir tercihten ziyade zaruret haline geldi” dedi. Kentsel dönüşümün bir zorunluluk olmasına rağmen zorlama ile değil gönüllük esasına göre geçirilmesinin hedeflenen başarı seviyesini arttıracağına işaret eden Başkan Edebali, “Öncelikle insanlarımıza kentsel dönüşümün neden gerektiğini anlatmak zorundayız. Kentsel dönüşümün hayatlarını nasıl etkileyeceğini, neler kazandıracağını en ince detayına kadar insanlarımıza izah etmeliyiz. Bu gerçekten hareketle Türkiye’ye örnek teşkil eden Kentsel Dönüşüm Merkezi’ni Yıldırım’a kazandırdık. İlçemizin üçte birini kapsayan dönüşüm hamlemizi tek merkezden yönetiyoruz. Vatandaşlarımız kentsel dönüşüm ile ilgili akıllarındaki tüm soruların cevaplarını burada bulabiliyorlar” diye konuştu. Bina veya parsel bazlı bir dönüşüm anlayışını çok sağlıklı bulmadıklarının da altını çizen Başkan Edebali, bunun yerine sosyal donatı alanlarını, yeni yolları yeşil alanları da içine alan bölgesel dönüşümü esas aldıklarını ifade etti. Başkan Edebali, “Binaları değil bir şehri dönüştürüyoruz. Bunun için günü kurtaracak çalışmalar yerine şehrin 50 yıl sonrasının beklentilerine cevap verecek projeler hazırlıyoruz. Yine projelerimizdeki en önemli kıstaslarımızdan biri, vatandaşlarımızın yüzde 80’nin desteği. Bunun altında kalan projeleri rafa kaldırıyoruz. Yüzde 80 destek sağladığımız projeleri hayata geçirirken diğer taraftan da geride kalan hemşerilerimizi bu projeye dahil etmenin yollarını aramaya devam edeceğiz. Bu çalışmalarımız neticesinde desteğin yüzde 90 seviyesine ulaşacağına inanıyoruz. Bu kadar yüksek destek oranına ulaşan bir projenin başarısız olması da zaten düşünülemez” ifadelerini kullandı.