Büyümek için 'Odak'lanın

ELİF ASLAN/ÖZEL HABER

Odak Müşavirlik 100’den fazla sektörde faaliyet göstererek, Türkiye’nin önde gelen 500’den fazla şirkete hizmet vermekte. Odak İK Serbest Muhasebeci Mali Müşavirlik ve Danışmanlık A.Ş olarak uzun yıllar SGK tecrübesine sahip insan kaynakları uzmanlarıyla, teknolojik alt yapısı ile geliştirdiği Personel Teşvik Sistemleri yazılım programı ile uygulamada olan tüm güncel SGK teşvikleri açısından firmaların durumlarını analiz ettiklerini ifade eden Mali Müşavir Hüseyin Senem, “Her ay değişkenlik gösteren en yüksek kişi bazlı teşvik getirisini raporladığı hizmeti ile müşterilerine hızlı, güvenilir ve doğru sonuçları, hiçbir iş yükü olmaksızın sunan bir kuruluş olan Odak Danışmanlık ‘odak her yerde’ misyonuyla ulaşıp işverenlerimizi kalkındırıp, işverenlerimizin kalkındırmasına bir nebze olsun fayda sağlamaya çalışarak hep beraber büyümeye çalışıyoruz” diye konuştu.

TEŞVİK ÜSTÜNE KURULU SİSTEM

Odak Danışmanlık yaklaşık 15 yıldır Türkiye'de profesyonel anlamda 7.500 firmanın üzerinde, firmaya müşavirlik ve danışmanlık hizmeti veren Ankara merkezli, Odak Ankara Merkez Yönetim Kurulu Başkanı İsa Yalçınkaya ve yaklaşık 12 kişilik bir ekiplerinin olduğu kuruluş olduklarından bahseden Senem, “Kapsamımız teşvik üzerine kurulu. Bunun vergilerini, mali danışmanlıklarını, destekleyerek yola devam eden bir kuruluş. İnsan kaynakları süreç yönetiminden, vergi mevzuatı süreç yönetiminden, SGK teşviklerinden, bordrolamasına, ARGE teşviklerine kadar, hatta son dönemde özellikle Türkiye'de ve Bursa'da bu işin lokomotifi olduğumuz Milli Eğitim'in çıkarmış olduğu MESEM Ustalık Telafi Projesi kapsamında süreci yönettiğimiz bir yapımız mevcut.  Ankara merkez ofisimiz Bursa'da 3 kişilik bir ekiple yola devam ediyoruz. Ankara merkez ofisi dışında İstanbul'da bir temsilciliğimiz mevcut. Şu an Türkiye'de işverenlerimize hizmet vermeye çalışıyoruz” dedi.

HİZMETTE SINIR YOK

Ana misyonlarının tüm Türkiye’ de yayılmak olduğunu söyleyen Mali Müşavir ve aynı zamanda danışmanlık yapan Hüseyin Senem “Hizmetin her yerde olduğunu düşünerek çalışmaya çalışıyoruz. Biz ne kadar küçük, orta, büyük işletmeye ulaşabilirsek, onların kalkınmasına o kadar fayda sağlayacağız. Bugün PTT dâhil olmak üzere burada 50 çalışanlı bir işletmeye kadar hizmet veriyoruz. ‘Odak her yerde’ misyonuyla devam ediyoruz. Biz hep kendi bakış açılarımızı anlatıyoruz” ifadelerini kullandı. 

‘TEŞVİKTEN HABERLERİ YOK’

İşverenin tarafını anlatan Hüseyin Senem, “Her işveren devletin her imkânından faydalanmıyor. Bugün 50 çalışanlı bir işletmeye giriyorsunuz adamın teşviklerden haberi yok. Oysa dönüp baktığınız zaman ülkemizde bu konularla ilgili kadın girişimcilere, genç girişimcilere inanılmaz derecede destekler var. Veya diyor ki ta 2011’de çıkmış bir yasa, 6111 sayılı yasa. Bir önceki dönem diyor kaç kişiyle çalıştıysan devlet olarak senden şunu istiyorum. Bir kişi üstüne çık, sigortasını ben karşılarım. İşverenleri bu anlamda kim ulaşabilirse, işverenler nasıl kendi içerisindeki kazanç analizini doğru yapabilirse işverenlerimizin de ayakta kalmasında bir yöntem oluyor teşvik” diye konuştu.

‘İŞVERENLERİMİZİ KALKINDIRIYORUZ’

Sürekli sahada olan Senem, “Rönesans'ta da şu an danışmanlık yapıyoruz. Bursa’da 50 çalışanlı yay imal eden Uzmanya’ya da bu anlamda destek veriyoruz. Bir bakıyorsunuz bugün Rönesans en tepede tabii gücü de bayağı bir büyük olduğundan dolayı herkese daha kolay daha hızlı bir şekilde ulaşabiliyor. Ama bugün Uzmanya’ya gittiğinizde uzman ya herkese anında ulaşamayabiliyor. Biz bu anlamda hem Rönesans'ta da aracı olmaya çalışıyoruz hem uzman yayaya da aracı olmaya çalışıyoruz. Her ikisi de aynı zamanda aynı teşviklerden faydalanmaya çalışıyor. Ben hep onurla, gururla anlatırım. 2 yıl önce 15 çalışanlı bir işletmeye giderdim. 2 bin lira o zaman rakamıyla teşvik çıkardı. Bugün o işletme Mossad'ta 150 çalışanlı bir işletme haline gelmiş. Ayda 150 bin lira teşvik çıkar hale gelmiş. Yani bugün dönüp baktığınız zaman işverenlerimize odak her yerde misyonuyla ulaşıp işverenlerimizi kalkındırıp, işverenlerimizin kalkındırmasına bir nebze olsun fayda sağlamaya çalışarak hep beraber büyümeye çalışıyoruz. Biz kendi gücümüzü keşfetmeye çalışırsak bizi hiç kimse durduramaz. Aynı şey ticari hayatta da geçerli. Sizin vizyonunuz varsa yaşam tarzınızda da geçerli. Yeter ki kendi içinizdeki kudreti, gücü bilin ve birilerine bir şekilde ulaşmaya çalışın” ifadelerinde bulundu.

 ‘BURSA’DA HIZLICA BÜYÜYORUZ’

Bursa’daki proje ve faaliyetlerinden bahseden Hüseyin Senem, “Bursa’da 2 yıl önce şube olarak kurulduk. Şuan Bursa’da 100’ün üzerinde işletmeye teşvik sürecinde destek veriyoruz.  Bu teşviklerin içerisinde SGK teşvikleri, İŞ-KUR teşvikleri, KOSGEB teşvikleri, özellikle 3 ay önce Milli Eğitim’in çıkarmış olduğu Ustalık Telafi Projesi bulunmakta, kapsamında biz kendimizi sürekli yeniliyoruz. Çünkü biz ne kadar yenilersek işverenlerimiz o kadar kazanıyor ve biz de iş işverenlerimize o kadar faydalı oluyoruz. Kendimizi bu anlamda sürekli yenileyerek Bursa ‘da da hızlı bir ivme aldık ve almaya devam ediyoruz. Bursa’da referans olarak vereceğimiz çok büyük kuruluşlar var. Türkiye’de zaten hali hazırda PTT’sinden, EROĞLU’su dan, Tarım Kooperatiflerinden, bunların hepsinin teşviklerini fiili olarak Odak Danışmanlık yapmakta. Bursa’da da Yazaki, Özhan marketlerini, Şura marketlerini, İlay tekstilini aldık. Yani Bursa’da tabiri caizse şuan hızlıca büyümeye çalışıyoruz. En büyük hedefim 1 çalışanlı işletme de kazansın, 101 çalışanlı işletmede kazansın ve bundan faydalansın. Hepsi kendisini büyütmesi için bir nokta oluştursun” dedi.

HEDEF 1 MİLYON USTA YETİŞTİRMEK

Hedefinin Türkiye’de 2022’nin sonuna kadar 1 milyon usta yetiştirmek olduğunu söyleyen Hüseyin Senem, “Son dönemde özellikle Milli Eğitim teşvikleri var. Bu ciddi anlamda faydalı olmaya başladı. Süreç yönetiminin Milli Eğitim Bakanlığı’nın olduğu, para kaynağının ise Hazine ve Maliye Bakanlığı olduğu, Sayın Cumhurbaşkanımızın kararnamesiyle, Milli Eğitim Bakanlığımızın söylemiyle hedefim Türkiye’de 2022’nin sonuna kadar 1 milyon usta yetiştirmek ve bu anlamda da biz danışmanlık firmaları olarak işverenlerimize ulaşarak bu kapsama girebilen kişilere en hızlı şekilde sokup, birinci gayede Türkiye’de, Bursa’da istihdamı artırmak. İkinci gaye de pande mi sürecinden çıkmış işletmeler kısa çalışma ödenekleri aldılar. Ayakta kalmak için çok ciddi anlamda mücadele verdiler. Buna da Sayın Bakanımız öyle bir teşvik kattı ki asgari ücretin yarısı kadar. Yani şuan ki rakam ile 2 bin 750 lira gibi bir rakam. Kişi başı 6 buçuk ay boyunca bünyesinde usta olabilecek kişileri çalıştırarak hiç bir şekilde şart, zorlama ve hiçbir kriter olmadan 6 buçuk ay boyunca çalıştırıp istihdam ederek önümüzdeki dönemde Türkiye çok ciddi anlamda ivme kazacaktır” diye konuştu.

‘AYAKTA KALMAK İÇİN ÜRETMELİYİZ’

2023’te Türkiye’de usta sayısının çok ciddi anlamda artış göstereceğini vurgulayan Senem, “Dünyayı yorumladığımız zaman artık savaşlar çok ciddi anlamda ön plana çıktığı, kıtlık ekonomisinin yeniden geleceği ihtimaline bu anlamda ülkelerinde tek yapmaları gereken şeylerin üretim olduklarını, biz ayakta kalmak istiyorsak kâğıdı da üretmeliyiz, kahveyi de üretmeliyiz, buğdayımızı da üretmeliyiz. Bunları elinizdeki işçilerinizle, en büyük gücünüz olan çalışanlarınızla üreteceksiniz. Bunu da çalışanlarınızı kalifikasyonlarını artırarak, ustalaştırarak, belli bir seviyeye getirerek yapacaksınız. Bu proje biraz da bunu içeren bir proje. 2023’te ülkemizde usta sayısının çok ciddi anlamda arttığı, ustalarımızın da kıymetli hale geldiği, 6 -7 ay sonra 20 yıl bir işi yapmış çekirdekten yetişmiş ustaları Türkiye’ de görmüş olacağız. Bu anlamda da ülkenin itibarı olmuş olacak” ifadelerinde bulundu.

BURSA’NIN KOTASI 50 BİN’E ÇIKACAK

1 milyon usta hedefinin 650 bin bandındaki sayısı hali hazırda ülke genelinde dolduğunu, Bursa’nın da 30-35 bin civarında dolduğunu söyleyen Senem, “ Şuan Türkiye’de yüzde 60- 65 dolayında kotalar doldu yani 1 milyon usta hedefinin 650 bin bandındaki sayısı hali hazırda ülke genelinde doldu. Bursa’da da şuan bu rakam 30-35 bin civarında. İl Milli Eğitim Müdürlüğü bunu 50 bine çıkarmak istiyor. Önümüzdeki ay itibarı ile en tepeden başlayacak olursak bugün ayakkabı imalatçısı yıllarca ayakkabı imal etmiş, ayakkabı işçisi olarak çalışan kişiyi de eğitip 6 ay sonra ayakkabı ustası yapıyor. Pazarda satış alanında tezgâhtar dediğimiz bugün Özhan’ın bünyesinde kasaplık yapan, kasap yardımcılığı yapan veya kasiyerlik yapan, satışta yıllarını veren kişileri de ustalık belgesi vermiş oluyoruz. Ayakkabı imalatından tutun satışa kadar, muhasebe ofisinden tutun ön büro elemanına kadar bu belgeyi Milli Eğitim Bakanlığımız vermeye çalışıyor. Bu da kalifikasyonu arttırmış olacak. Öyle eğitimlere sokuyoruz ki insanları ömrümde ahilik kavramını duymamış kişiye ahiliği anlatıyoruz. Ahilik kültürüyle yaşamışız, ahilik anlayışıyla ticareti yapmışız Osmanlı döneminde bir müşterisi geldiğinde bir ekmeğini sattığında ikinciyi istediğinde ben rızkımı senden aldım buyur git yan taraftaki ticaret erbabından al diyen bir toplumdan geliyoruz. Bu kültürü bu projelerle siz tekrardan yaşatmış oluyorsunuz. Özellikle genç nüfusa hatırlatmış oluyorsunuz. Muhtaç olduğumuz kudret kanımızda mevcut yeter ki bunu tespit et” ifadelerini kullandı.