Mehmet ÇETİNKAYA / DUBAİ Fuar, Birleşik Arap Emirlikleri’nin Dubai şehrinde gerçekleştirildi. Middle East Electricity – Solar Middle East Fuarı, Enerji ve Güç sistemleri alanlarında faaliyet gösteren birçok katılımcıyı bir araya getirdi. Bursalı firmalar ve BTSO heyeti Küresel Fuar Acentesi Projesi kapsamında düzenlenen Enerji Fuarı'nda katılımcılar ve ziyaretçilerle verimli olabilecek iş görüşmeleri yaptılar. Birçok ülkeden firmanın standının bulunduğu fuara Türkiye’den 154 firma stantlı katılım sağladı. Bursa’dan 3 firmanın katılım gösterdiği fuarda enerji sektöründeki gelişme ve yenilikler paylaşılmakta. YENİ BAĞLANTILAR Yılda bir kez gerçekleştirilen fuarda boy gösteren Bursa iş dünyasının başarılı işadamlarının verimli iş görüşmeleri gerçekleştirdiği gözlemlendi. BTSO ve KOSGEB destekleriyle dünyanın en büyük buluşmalarında yer alan Bursalı enerji sektör temsilcileri yeni ticari bağlantıların kapılarını aralarken, sektördeki yenilikleri de yakından inceleme fırsatına sahip oldular. BTSO HEYETİ YENİ UMUTLARLA BTSO Yönetim Kurulu üyesi Şükrü Çekmişoğlu, ihracatta 2017’nin atılım yılı olacağını dile getirdiği konuşmasında şu açıklamayı yaptı: "Bu yıl için hedeflenen 155 milyar dolarlık ihracata Bursa iş dünyası olarak yine en fazla katkı sağlayan şehirlerden biri olacağız. Bu kapsamda gerçekleştirdiğimiz Küresel Fuar Acentesi Projesi ile 3 yılda yaklaşık 4 bin üyemiz yurtdışı fuarlarına katıldı. Fuar katılımcı ve ziyaretçi sayılarını daha çok artırmalıyız." BTSO ve KOSGEB’den destek BTSO Meclis üyesi ve Heyet Başkanı Birol Öztürk ise, "BTSO’nun Küresel Fuar Acentesi Projesi’nden faydalanan firmalar, BTSO ve KOSGEB’ten destek alıyor. Üyelerin bu imkanları değerlendirip ve yararlanmasını tavsiye ederim. Bursalı firmalarla yabancı firmalar arasındaki ticari bağı güçlendirmeye dönük önemli bir durum" açıklamasında bulundu. TÜRKİYE - BAE TİCARİ İLİŞKİLERİ T.C. Dubai Ticaret Ataşesi Hasan Önal ise yaptığı açıklamada, Birleşik Arap Emirlikleri ve Türkiye arasında önemli ticari ortaklık olduğuna dikkat çekti ve şunları söyledi: "2015 yılında toplam dış ticaretimiz 6.7 milyar ABD Doları tutarında gerçekleşmiş olup, 2.7 milyar ülkemiz lehine olmuştur. Son yıllar itibariyle BAE’ye ihracatımızın ürün kompozisyonu incelendiğinde başta gelen ihraç kalemlerinin gümüş, altın mücevher, demir ve çelik çubuklar, işlenmemiş altın ve kurşunsuz benzin olduğu görülmektedir. Altın dışı ticaret dikkate alındığında, ülkemizin net bir dış ticaret fazlası bulunmaktadır." SON 5 YILDA... 'Türkiye’nin rekabet avantajı olan gıda, mobilya, ev tekstili gibi ürünlerde pazar payının potansiyelinin altındadır' diye açıklamasına devam eden Önal, "Türkiye genel rekabet gücü taşıdığı alanlarda pazara girme ve pazarda tutunma çalışmalarını aktif olarak sürdürmektedir. Özellikle son 5 yılda Türk malının kalite algısında önemli bir yükseliş mevcuttur. Türk markaları doğrudan veya perakende üzerinden BAE pazarına girmektedir. Miktar olarak daha az ürün satılsa da, birim fiyatların yüksekliği ihracat artışını getirmektedir. Genel olarak gıda ihtiyacının, özel olarak ise hazır gıda ihtiyacının önemli bölümünü, sahip olduğu coğrafi koşullar ile miktar ve çeşit bakımından kısıtlı tarımsal üretim yapısı nedeniyle ithalat yoluyla karşılayan BAE, yaklaşık 9.5 milyonluk nüfusuyla ülkemiz ürünleri için potansiyel taşıyan bir pazar" ifadelerini kullandı. Savaş süreyi uzattı Türk menşeli gıda ihraç ürünlerinin önemli bölümünün deniz yoluyla, Süveyş Kanalı’nı geçerek Suudi Arabistan’ın Kızıldeniz kıyısındaki limanlara indirilmekte olduğuna vurgu yapan Önal, "Buradan da ürünlerin karayoluyla BAE’ye sevkiyatı sağlanmaktadır. Bu yolla yapılan teslimatların 12-13 günü bulabildiği yönünde bilgiler alınmaktadır. Suriye ve Irak’ta yaşanan gelişmeler neticesinde bu ülkelerden geçen karayolu taşımacılığının sıkıntıya girmesi, daha önceden BAE-Türkiye arasında 4-8 gün arasında değişen sevkiyat süresinin uzamasına neden olmuştur" diye açıklamasını sonlandırdı.