Bahsedeceğim konu oldukça sıkıntılı…

Vicdanlarda değil aslında,

yazılı kanun açısından sıkıntılı…

Bir babanın kızına tecavüz eden genci ‘kurşuna dizdiği’ haberini hatırlatmam yeterli herhalde ne demek istediğimi anlatmak açısından…

Ben yorum yapmasam da, biraz empati yapanlarla aynı frekansta buluşacağız…

Peki diğer habere gelelim. ‘Kızına şiddet uygulayan damadını öldürdü…’

Arkadaş neyin şiddetidir bu…

Hayat arkadaşınla geçinemiyorsan ayrılırsın olur biter…

Kimin kızına neyin şiddeti,

Bu kayınpederin yaptığıyla ilgili de bir yorum yapmıyorum onu da anlayan anladı…

İnsanlıktan çıkmış olanların cezasını verme konusunda bir vicdan problemi yaşadığımız ortada…

Milletimizin büyük kısmı idam cezasını vatan hainleri için ister…

Bir de;

savunmasız, çocuk, kadın, elden ayaktan düşmüş insanların yaşam hakkını elinden alan,

genç kızlarımıza, bacılarımıza vahşice tecavüz edip öldüren,

canavar ruhlu, insan demeye dilimizin varmadığı yaratıklar için yağlı urganı gösterir…

Vicdan mahkemesinde bu böyledir…

İsterseniz çıkın sokağa istediğinize sorun…

Bir tane aksini söyleyen çıksın ama o kişiyi benim karşıma da getirecekler…

Neden bu şerefsizler için idam istemediğini bana anlatacak ve beni ikna edecek…

Ve ben ona tek cümle kuracağım…

Bırakın o cümle bende kalsın…

Varsın o delikanlı geçinen önce benim karşıma gelsin, o zaman yaşadıklarımı yine buradan anlatırım kimse merak etmesin…

Üst düzey otokontrolle anca bu kadar açılabildim, yoksa kimse beni çekinmekle, korkaklıkla suçlamaya kalkmasın… Kalemimizi de yasalara uygun olarak oynatmak zorundayız…

Yoksa vatan hainlerine ve işbirlikçilerine, tecavüzcülere gün ve güneş yüzü görmemiş methiyeler(!) bizde öylesine bol ki buradan İstanbul’a 4. köprü olur…

Bir parantez de sokak hayvanlarına karşı nasipsiz olanlar için açmak gerek… Sevmiyorsan sevme yavşak ama eziyet de etme…

Nedir o hayvanın makatına biber ya da havuç sokmak ve üzerine de sakız yamamak…

Gel aynısını ben sana yapayım…

Vakti saatinde Panter Emel’e ‘Biraz ağır gel abla, abartmıyor musun’ diyordum ama…

Şimdi kimse kusura bakmasın artık ‘Yürü be abla kim tutar seni’ diyorum…