Bizim dünkü manşetteki 'İnsanın Dilenci Olası Geliyor' başlığı dilimize pelesenk oldu...
Genel Müdürümüz Erdal Bey, hepimizi topladı...
"Arkadaşlar, böyle gitmez... Madem bizim Kundakcı bu başlığı attı, hakkını vermemiz lazım...
Üretmek, tüketmek neymiş, istihdam için girişimcilerin çabası neymiş, geçelim bunları...
Her gün biner lira toplasak sigorta, maaş, matbaa masraflarını çıkarır, ayrıca bir yardımlaşma sandığı kurar, her arkadaşımıza 3 ayda bir orta halli bir TOKİ konutu alırız" deyiverdi...
Sonrasında "Kundakcı, neden bakıyorsun öyle çok şaşırmış gibi... İşte attığın manşetin gereğini yapıyoruz" diye devam etti.
Mübarek ramazan günü Allah'a sığındım. 
"La havle vela kuvvete illa billahil aliyyül azim" dedim... 
Benim orada yazamadığım daha neler var diye düşünürken...
“Kundakcı Müdür az değdirmişsin” diye sitem beklerken...
Yaşadıklarımıza bak...
Hatta Erdal Abimiz programı bile yapmış... Hangi camiye kimin gideceğine kadar... Mesela Seda Hanım'a Ulucami düştü...
Seda bu lafın altında kalır mı?.. Aman arkadaşlar Ulucami üstümüze çökmesin...
Şöyle bir iki afalladık ama açıklamasına da hak verdik...
"Evim, arabam, işim, aşım varken, dilendiğim cami yerinde dursa da benim üstüme gelir arkadaşlar...” 
Bu sözün üzerine söylenecek ne var ki başka... 
Buraya kadar her şey, işin şakayla karışık kısmıydı... Söylenecek fazla söz yok aslında... Böyle şerefsizler yüzünden gerçek ihtiyaç sahiplerini gözden kaçırıyoruz. 
O yüzden gerçek ihtiyaç sahiplerini arayıp bulmak lazım. Onlar kendilerini belli etmezler...
Muhtarlarımızla görüşelim, bulalım Allah'ın bizlere emanetlerini... 
Zekat gücü olan zekatını, olmayanlar fitresini mutlaka doğru adreslere versinler... 
Bunu aramak Müslümanlık borcudur... Benden hatırlatması... 'Komşusu açken tok yatan bizden değildir' diyen bir Peygamberin ümmetiyiz. Daha ötesi var mı...
                 
Bu arada çok çalışıyoruz ya... Ramazan Bayramı'nda 9 gün tatil düşüncesi varmış... Geçin bu ayakları... Zaten milletçe bayramda ana-babayı unutur olmuşuz. Bir de 9 gün tatili bulursak artık tamam... 
Dünya size dünya, bir de bunun öte tarafı var... 
Hadi bana eyvallah... Kulaklarım şimdiden çınlamaya başladı...