İslam dininin temel esaslarından biri de israf etmemektir.

İsraf , toplumu hem ekonomik olarak hem de manevi yönden çökertir.

Geçtiğimiz hafta cuma namazında hoca efendinin hutbede söylediği söz bana oldukça ilginç geldi: "Tüketmenin de bir ahlakı vardır."

Ahlak kelimesini hep manevi alanda kullanırız ama resmen fiziki olarak tüketmeyle ilgili bir davranıştaki bu söz çok hoşuma gitti.

Düşünsenize ve kendi kendinize söylesenize: "Tüketmenin de bir ahlakı vardır."

Kendi hayat görüşüme göre birazcık bu cümleyi burgaladığımda her gün 5 milyon ekmeğin çöpe gittiğini düşünürsek, tüketim konusunda bayağı ahlaksız olduğumuz ortaya çıkar.

5 milyon ekmek konusunda biz ahlaksızlık yapıyoruz, doğrudur...

Bir de silah tüccarı gibi çalışan ülkeleri düşünürsek ahlaksızlığın boyutunu daha iyi anlarız.

Milyon değil milyar değil trilyon dolarlık silah bütçeleriyle dünyayı silah çöplüğüne çeviren ülkeler biraz tüketim ahlaksızlığı yapmasa neler olurdu biliyor musunuz?

Yeryüzünde özellikle Afrika'da aç kalmazdı.

O insanların aç sefil durumları, insanoğlunun ahlaksızlığının ölçüsünü tam boyutuyla ortaya koyuyor.

Kapitalist dünyanın acımasız çarkları arasında nereye kadar ezilecek dünya mazlumları…

İslam bu konuda inanılmaz kuralları olan bir din ama…

Hangi Arap şeyhine anlatacaksın artık bu saatten sonra "Komşusu açken uyuyan bizden sayılmaz" peygamber hadisini...

Allah bizi tüketim ahlaksızlığına kapılmış kullarından eylemesin... Bu saatten sonra duamız budur...

Yemek bir araç mıdır?

Bu sorunun cevabı eğer araç olursa siz tüketim ahlaksızlığına kendi soyutunuzda kapılmamışsınız demektir...

Şimdiden kutladım sizi...