Ülke olarak yeni tip koronavirüsle tanışmamız ve mücadele etmemizin 356. günü; yani 11 ay 19 gün...

En son söyleyeceğimi, en başta yazayım bence.

Özlemişiz, salonda olmayı, o havayı maskeli de olsa solumayı özlemişiz.

Basketbol hep bir başkadır, sporlar arasında ayrıcalıklı yer tutar.

Yaklaşık 2 hafta milli maç arasının ardından,

12 Dev Adam’ı Avrupa Şampiyonası’na göndermenin de verdiği mutluluk ve gururla, yeniden ING Basketbol Süper Ligi’ne döndük…

22’nci hafta mücadelesinde gözümüz Bursa’da kulağımız ise Ankara’daydı…

Başkent’te Türk Telekom’a konuk olan Frutti Extra Bursaspor, son saniyede atamadığı basketle parkeden 83-82’lik mağlubiyetle ayrıldı…

Nilüfer TOFAŞ Spor Salonu’na odaklanma vakti gelip çattı.

TOFAŞ, ligin diplerinden sıyrılmaya çalışan Galatasaray’ı ağırlayacaktı…

Maça iyi başlayan ekip Galatasaray olsa da Mavi Yeşilliler dengeyi sağlamayı başardı.

Tarık Philip’in başını çektiği oyuncular ilk çeyreğin tamamlanmasına 3.55 kala skorboardda 17-14’lük üstünlüğü ele almıştı.

Ancak İstanbul ekibi fırsatları değerlendirip öne geçmeyi başardı.

Temdit faullerini sayıya çeviren Purcell’in 2 serbest atışı sonrası ilk çeyrek 26-28 Galatasaray’ın üstünlüğüyle tamamlandı.

İkinci çeyrekte de Galatasaray’ın dirençli savunması vardı.

Ancak şu bir gerçek ki, Tarık Philip bu maça özel bir motivasyonla çıktı.

Her topu istedi, her pozisyonda mutlaka yer aldı.

İkinci çeyreğin ortalarında bir an denge problemi yaşadı TOFAŞ.

Hücumda istedikleri pozisyonları bulamadı.

Ayrıca Galatasaray’ın da dış atışları gelmeye başlayınca ‘kriz’ kendisini baş gösterdi.

Sayı yönünden de istediğini alamayan Mavi Yeşillilerde şeytanın bacağını Purcell kırdı.

Bu basketle kımıldanan ev sahibi, Purcell’in art arda iki 3 sayılık basketiyle 4.31’de skoru 42-42’de dengeleyip, Galatasaray Başantrenörü Ekrem Memnun’da memnuniyetsizlik oluşturup molayı aldırdı.

Psikolojik anlamda maça yeniden başlayan TOFAŞ, bu süreçte öne geçmeyi de başardı…

Devreye yaklaşırken, Tarık Phillip kadar maça asılan en motive oyuncu unvanını Purcell eline geçirdi.

İnanılmaz başarılı dış atış yüzdesine, alçak post sayısını da ekleyen DeVaughn Akoon-Purcell takımının en iyisiydi.

Soyunma odasına da TOFAŞ’ı 51-50 önde götürmeyi başardı.

İkinci yarıda ise devreye DJ White girdi.

Amerikalı oyuncu arka arkaya sayılarla skoru 58-50’ye taşıyınca mola yine kaçınılmaz oldu.

Karşılıklı kaçan atışlar dikkat çekerken, bu bölümde top kayıpları çoğaldı.

Zubcıc de sakatlığının ardından oyuna dahil oldu.

Oyun kontrolünü ele alan TOFAŞ, Purcell ve Tarık Philip iş birliğiyle 75-63’le farkı 12’ye çıkarırken, Ekrem Memnun yeniden mola aldı final periyoduna gitmeye 1.25 kala.

Son bölümü ise iyi oynayan taraf Galatasaray oldu, 7-0’lık seri yakaladı.

Son 10 dakikaya girilirken, tabelada 75-70 TOFAŞ’ın üstünlüğü vardı.

İlk 2.5 dakika içinde skoru 83-72’ye getirdi.

Düelloya sahne olan anlar yaşadık bu çeyrekte.

Galatasaray önemli bir seri yakalayıp 87-81’e geldi ve maça tutundu.

Safari gibi heyecan dolu bir macerada,

TOFAŞ, Aslan’ı avladı…

98-89’luk skorla 100’ün kenarından döndü.

Aranın ardından lige galibiyetle ‘merhaba’ dedi…