Bu pazar da sizlere kıssadan hisse çıkaracak bir hikâye aktaracağım.

Keyifle okumanız dileğiyle.

Bizim gazetede çalışan muhabir arkadaşımız Erkan nasip olursa 30 Ağustos’ta dünya evine girecek.

Allah mutlu ve mesut etsin.

Nişanlısı ona bir hikaye göndermiş. Oda bana gönderdi…Hikaye çok hoşuna gitti. Bize de paylaşmak ve yorumlamak düşer dedik.

Yıllardır beraber yaşadığı oğluyla aynı çatı altında değildir artık baba.

Evladını yuvasında görmek, özlem gidermek ve bazı tavsiyelerde bulunmak üzere yeni evlenen oğlunun evine ziyarete gider.

Baba oturunca bir beyaz kâğıt, bir kalem ve bir silgi getirmesini istedi evladından.

Genç evlat : “Niçin?” der babasına…

Baba: “Hele sen getir” diye karşılık verir oğluna.

Evlat, kalem ve kâğıdı getirir…

Ancak evde silgi bulamamıştır.

Babası: “Koş bir silgi satın alıver evlat” der evladına…

Oğlu epey şaşırmış ama dışarı çıkarak bir silgi satın alıp getirir babasına veyanına oturur.

Babası: “Yaz evladım” der.

Oğlu “Ne yazayım?” der şaşkınlıkla.

Baba: “İstediğini yaz” der oğluna ve çiçeği burnunda damadın şaşkınlığını perçinler.

Genç evlat bir cümle yazar babasının ısrarı üzerine.

Baba: “Şimdi onu sil” der ve ne olduğunu anlayamayan genç siler yazdığı cümleyi.

Baba: “Bir cümle daha yaz” der;

Oğlu: “Allah aşkına baba, ne istiyorsun ki?” diye karşılık verir…

Baba: “Yaz bir daha” diye ısrar eder evladına.

Oğlu yazar tekrardan;

Baba: “Sil,” der.

Oğlu siler…

Baba yine: “Yaz,” der ve oğlu babasının iyi olmadığını düşünerek;

“Allah aşkına desene baba, ne bu?” diye tepki gösterir.

Baba: “Hele sen yaz” diye ısrar etmektedir.

Oğlu yazar,

Baba: “Sil,” der…

Oğlu tekrar siler yazdığını ve oldukça gerilmiştir.

Baba sorar şaşkınlığı tavan yapmış olan evladına: “Kâğıt hala beyaz mı?”

Oğlu: “Evet ama mesele nedir?”

Baba oğlunun omzuna vurur ve o anlamlı cümleyi kurar:

İşte evlilik de böyledir,

bir silgiye ihtiyaç vardır

Evlilikte hanımından göreceğin ve hoşuna gitmeyecek bazı durumları silmek için bir silgi taşımalısın yanında…

Hanımın da öyle bir silgi taşımalı beraberinde, senden dolayı olacak ve hoşuna gitmeyecek şeyleri silmek için.

Aksi takdirde evlilik sayfası bir kaç gün içinde kapkara olacak…

Kadının huyu para yokken;

erkeğin huyu da para çokken anlaşılırmış.

Hanımından sevgi ve saygı bekliyorsan;

Sen de ona göstereceksin.

SİLGİ veBİLGİ

İkisi de 5 harftir.

Başlarındaki harfleri atarsak geriye “ilgi” kalır.

İlgi olmadan ne silgiye ne de bilgiye ulaşabilirsin…

Günümüzde heyecanla ve büyük arzularla yapılan birçok evlilik maalesef bazıları kısa sürede mutsuzluğa ve ayrılığa sebep oluyor.

Kimse kimsenin nazını çekmek istemiyor. Mutlu yuvalar mutsuz yuvalara dönüyor.

Birçok insan artık büyüklerinden tavsiye ve nasihat dinlemek istemiyor. "Ben bilirim" diyor.

Önemli olan karşılıklı sevgi, saygı içersinde mutlu ve huzurlu bir hayat yaşamaktır.

İyi ve kötü günde de bir olmak beraber olmaktır. Sırlarını dışarıya taşımamaktır.

Aslında iki taraf da biliyor mutluluk sırlarını.

Ama ne hikmetse bilmek, haklı olmak yetmiyor.

Adamı dinliyorsun adam haklı, kadını dinliyorsun kadın haklı. İkisini beraber dinliyorsun ikisi de haksız. Bir ceviz kabuğunu doldurmayacak kadar küçük meseleler.

Peki, haksız kim? Haklı kim? Karlı çıkan kim? Bilinen ve bilenmeyen milyonlarca denksiz denklemler…

Evliliğin temelini mutsuzluk üzerine değil mutluluk üzerine kurun.

Mutlu olmak herkesin doğal hakkıdır.

Herkes bu doğal hakkını iyi kullanmalı…

Yoksa mutsuzluk kapıda hazır olda bekliyor bilesiniz gençler.

Mutsuz çiftlerin yüzünde zift,

mutlu çiftlerin yüzünde ise berraklık var.

Hayat kısa, değmez kısır döngüye.

Herkesin gönlünce mutlu ve huzurlu olması dileğiyle…