Her toplumun ve her coğrafyanın geçim kaynağı ile öncelikleri farklıdır bu sebeple de gelişmişlikleri de farklılıklar gösterir. Günümüze kadar süregelmiş bir kavram var; batılılaşma - bence yabancılaşma.

İnsanoğlu işine geldiği gibi davranmayı o kadar seviyor ki,’modern,yenilikçi,öngörülü’ olarak tanımlanan batı ülkelerinin sadece işine gelen ,kolay özelliklerini alıyor ve en nihayetinde ‘batılılaşıyor’.

Batı diye adlandırdığımız ülkelerin algı oluşturmakta inanılmaz başarılı olduğunu görüyoruz; dışarıdan cezbedici olan onlarca gelenek,aktivite,bayram ya da özel günleri öyle bir aktarıyorlar, öyle bir vazgeçilmez öge gibi sunuyorlar ki bize, özümüzü unutturup yeni özler aramamıza, hatta o kadar ki batının kendi özümüz olduğuna inanmamızı sağlayacak kadar inandırıyorlar bizi. Gençlerimiz için, yeni yetişen nesil için çok üzülüyorum çünkü nasıl görür nasıl öğrenirseniz öyle akıp gidiyorsunuz suyun içine ve sizden sonralara da öyle aktarıyorsunuz.

Kudüs şairi ve batılılaşmanın ne denli bizleri yok edeceğini dava edinmiş sevgili Nuri Pakdil şöyle değiniyor bu konuya;

“Türkiye'nin bunalımı, bir uygarlık bunalımıdır. Uygarlık seçimini doğru yapamamış halklar bunalımlardan kurtulamazlar. Türkiye, bir uygarlık hesaplaşması içindedir. Türkiye 'resmen' bir uygarlık seçimiyle karşı karşıyadır. Yapmak zorundadır bu seçimi. Hâlâ Batı uygarlığında mı kalacağız, yoksa dönecek miyiz kendi uygarlığımıza, bizi biz yapan, kişiliğimizin kaynağı uygarlığımıza? Sorun, Batı'ya baka baka ağrıyan boynumuzu, kendi uygarlığımıza çevirebilecek miyiz, çeviremeyecek miyiz sorunudur.”

Nereye aitiz biz? Orta Doğuya mı? Batıya mı?

Siz iki yerde birden bulunabilir misiniz? Hem okulda hem spor salonunda mesela ,ya da hem Ankarada hem İzmirde? Bulunamazsınız, bulunamayız. Nereye ait olmak istediğimizi bilmeliyiz,kendimize sormalıyız,özümüzü aramalıyız...

Bollywood filmlerinin hollywood filmlerine rakip olduğunu bilirsiniz,o koskoca nüfusa sahip ama gelişememiş Hindistan mı kafa tutuyor hollywood’a ? Neden almanlar değil neden ruslar değil neden bizle değiliz de...Hindistan?

Ben size naçizane fikrimi söyleyeyim mi; özlerini korudukları için,unutmadıkları için.. biz o kadar terk ettik ki özümüzü,şimdi kendimizi terk etmekten ya da edilmekten korkuyoruz bilinçaltımızda ve Hindistan bir umut gibi göğüslüyor korkularımızı.. gelenekler gericilik değildir bir ilerleyiştir bir tutunuş bir var oluş bir ben varım demektir.

Ben be kadar batılılaşırsam batılılaşayım özüm Türkiye'dir ve bunu değiştiremem bunu inkar edemem ve ne yazıktır ki batı için savaşan bir fedai değil ülkesi yerine batı için savaşan bir korkak olurum..

Korkak bir batılı olmaktansa yürekli bir cahil olmayı yeğlerim.

 

Hadîs-i şerîfte buyrulur:

“Kim bir kavme benzemeye çalışırsa, o da onlardandır.” (Ebû Dâvud, Libâs, 4/4031)