Sizlere Priamos’un efsanevi kenti Troya ve Truva Atı’nın mitolojiye göre hikâyesini anlatacağım bugünkü yazımda. Çanakkale’nin her köşesi tarih…
Çanakkale Deniz Zaferi’nin o manevi havasını yerinde yaşamak için geçtiğimiz hafta Çanakkale’ye gitmiştim. Ziyaretim içinde şanlı tarihimizi ve manevi değerlerimizi ziyaret edip sizlerle paylaştık. Çanakkale’ye gidip ‘Dünya Kültür Mirası Listesi’ne girmiş olan eski çağlardan bize miras olarak geçen tarihi yerleride ayrıca gezdim. Sizlere Priamos’un efsanevi kenti Troya ve Truva Atı’nın mitolojiye göre hikâyesini paylaşarak gezimizin yazı dizisini bugün de devam ettireceğiz.
Antik Troya (Hisarlık)
Üst üste farklı kültür tabakalarından oluşan höyüğün en erken dönemi M.Ö. 3000-2500’e yani Tunç çağına denk gelir. Homeros’un İlyada’sında bahsi geçen Troia ise bu katmanların altıncısıdır. Toplam dokuz kültür katmanını barındırmıştır.
1871 yılından itibaren tarih öncesi arkeolojinin başlangıcının yazıldığı yerdir. 1988 yılında UNESCO ‘Dünya Kültür Mirası Listesi’ne alınan bu yerin sonraki kuşaklar için de korunabilmesi adına önemli ve gereklidir. Dünyaca ünlü bu tarihi coğrafya buna değer. Yerli ve yabancı turistlerin uğrak yeridir. Truva atının içinde fotoğraf çekerken Danimarka’dan gelen bir aile de içinde idi.
Burayı gezmek için en az yarım gününüzü ayırın derim.Troya Örenyeri’ne giriş ücreti 50TL. Müze sever ve gezer biri iseniz ‘Muzekart’ satın almanız çok ekonomik ve mantıklı.
Dünya genelinde hızla yayılan koronavirüs tehdidine karşı alınan önlemler kapsamında tüm müze ve ören yerleri şimdilik ziyarete kapalı.
İnşallah en kısa sürede ülkemizde ve dünyada yeniden hayat normale döndüğünde yazdığımız yerleri sizde gezip görürsünüz. Hemde iç turizme katkı sağlamış olursunuz.
Truva atı
Homeros M.Ö. 8. Yüzyılın sonlarında Anadolu’nun İyonya bölgesinde yaşamıştır. Antik Çağ’da Hemeros’un adıyla yayılmış olan İlyada ve Odysseia destanları, aslında iki bin yıl kadar geri giden sözel bir geleneğe dayanmaktadır. Hemeros’un yaşayan en büyük ozan olduğu kabul edilir.
Mitolojiye göre, Truva Kralı Priamos’un oğlu Paris, ‘Üç Güzeller Yarışması’na katılan Hera, Athena ve Aphrodite arasında seçim yapmak zorundadır. Üç tanrıçanın kendisine sunduğu teklifler arasından, Afrodit’in Spartalı Helen’in aşkını sunduğu öneriyi kabul eden Paris, gemiye binip, Amyklai’ye gelir. İlk görüşte Helena Paris’e aşık olur ve kendi rızası ile Paris’in yanında yer alarak Truva’ya kaçar. Karısının zorla kaçırıldığını düşünen Meneleos ve ordusu, Helena’yı tekrar geri almak için 10 yıl boyunca Truvalılarla savaşırlar fakat başarısız olunca, Truva Kalesi’ni ancak bir savaş hilesi ile alabileceklerini düşünür ve savaşı artık bırakıp, evlerine dönecekleri izlemini oluşturur. Bunun üzerine Spartlılar, büyük bir ‘Tahta At’ yaparak, Truvalılara hediye olarak sunarlar. Zafer sarhoşu Truvalılar hediyeyi kabul ederek kutlamalara başlarlar. Gece herkes uyuduğunda, tahta ata gizlenen Spartalı askerler atın içinden çıkarak, kaleyi ele geçirirler.
Pitos bahçesi
Pitos olarak bilinen depolama kapları, Akdeniz ve yakın çevresindeki tipik en eski çanak çömleği temsil eder. Sadece zeytinyağı, şarap ve tahılın soğuk ve güvenli bir şekilde depolanmasını sağlamıyor aynı zamanda sevkiyatlarda gemilerde taşıma kapları olarak da kullanılıyordu. Genellikle insan boyunda ve kalın çeperli bu kaplar, çoğunlukla kiler ve depolarda tabana gömülü şekilde bulunurlar.
MECLİS BİNASI KALINTILARI
Grek –Roma dönemine ait meclis yerinin kalıntıları hala mevcut. İç bölüm meclisin işlerini kendi arasında gerçekleştirebilmesi amacıyla dört tarafından duvarlarla çevrilmiştir. Ziyaretçiler geçiş binasından giriş yapıyorlarmış.
Kutsal alanlar korunuyor
Antik dönem kaynakları ve kazı sonuçlarından yola çıkarak açıklanan bilgilere göre Troya, Grek ve Roma döneminde önemli bir dini merkezdi.
M.Ö. Sekizinci yüzyılın erken evrelerinde inşa edilmiştir. Çok fazla değişiklik yapılmış olsa da Helenistik ve Roma Dönemi’nde kullanılmaya devam edilmiştir. Kutsal alanın etrafındaki duvar da birçok kez değiştirilmiştir.
Küçük tiyatro
Müzikli gösteriler, konferanslar ve diğer etkinliklerin yapıldığı Roma Odeion. İlerisinde ise Troya kale duvarı aynı döneme ait, geriye bir tek sütün kalmış Troya Payeli evi bulunmaktadır. Arkasında ise Roma imparatorluğu dönemine ait bir bölümü kazılmış hamam yapısı bulunmakta.
Nasip olursa Cumartesi günü de Farelerin Efendisi Apollon Smintheion Tapınağı ve Babakale gezimizi yazacağım.
Dünyayı saran ve sarsan yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) bulaştığı kişi sayısı malumunuz. Bir taraftan da her dakika yaşamını yitirenler var.
Bizler her türlü tedbiri almak zorundayız. Bilim ve ilim kurulun tavsiyelerini harfiyen yerine getirmemiz çok önemli.
Sosyal ve sayısal mesafeye dikkat edelim. Alınan tedbirlere hep beraber uyalım ve uymayanları uyaralım.
Herkes kendine düşeni ve yakışanı yapacaktır.
Konulan keskin kurallar bizim sağlığımız ve varlığımızın selameti için olduğunu unutmayalım.
