Bazı "Hastalıklı haller" vardır, bazıları halden anlamaz, bu hastalıklı halden de vazgeçmez.

Bu hastalıklı hal, vücutta değil, düşüncededir.

İşte buna bir örnek, özel bankalar.

Bu özel bankalar, adeta sömürü üzerine kurdukları sistemi, her hal ve şartta sömürmek üzere kurgularlar ve özellikle KOBİLERE çökmek, onları ele geçirmek için zaman kollar, zemin yoklarlar.

Olağanüstü şartları olağan şart olarak görürüler, gayeleri yaşatmak değil, diz çöktürmek!

Faaliyet gösterdikleri bu ülkede, bu ülkenin kaleleri olan KOBİLERE kolaylık sağlamayı bir lütuf olarak görürler ve sadece faiz kıskacında, tüketiciyi de, sanayiciyi de sömürürler...

Devletin çağrısını duymazdan geliyorlar!

Tüm dünyada geçerli olan olağanüstü şartların ışığında, devletin açıkladığı tedbirlere aykırı eylem içinde durarak, devlet ve millet gözünde itibarlarını sıfırlamak üzereler.

Devlet, "Düşük faizli işletme kredisi ver!" diyor!

Bunlar başka yolda yürüyor, başka telden çalıyor!

Devlet, kısa çalışma ödeneği veriyor, vergileri öteliyor.

Bunlar, DEVLETİN %80 RİSKİ ÜSTLENMESİNE RAĞMEN, faiz karlarından bir nebze taviz vermeye yanaşmıyor.

Devletin çağrısı ile kapılarına gelen özellikle KOBİLERİ, "limit bitti" diyerek, muhatap dahi almıyorlar, geri gönderiyorlar.

Birilerine göre, bu durum bir başka şey olabilir!

Bize göre, adeta devlete kafa tutuyorlar!

Bu konuda açıklama yapan TOBB Başkanı Rıfat HİSARCIKLIOĞLU diyor ki;

"Bu dönem karlılık düşünecek, şirket seçecek dönem değil. HEPİMİZ AYNI GEMİDEYİZ. Reel sektör olmazsa bankacılık kesimi de olmaz. Devletimiz zaten riskin %80'nini üstleniyor. Tüm bankalarımızı sıkıntıya düşen tüm firmalarımıza destek olmaya çağırıyorum."

Buradan bankalara bir çağrıda biz yapalım;

TOBB Başkanı Rıfat HİSARCIKLIOĞLU'nun naif çağrısını dikkate alın!

Bu anlayışı devam ettirirseniz;

Devletten, OSMANLI TOKADINI YEMENİZ ÇOK YAKIN!..

***

GÜVENİYORUM

Basın toplantısı yapan Sağlık Bakanını dinliyorum.

Yaptığım yorum:

Başta Bakan Bey olmak üzere,

Sağlık çalışanlarının tamamına GÜVENİYORUM...

Ü

Kime güvenmiyorum?

Bir hikaye anlatayım,

İlgililere çakayım,

Noktayı koyayım,

Gerisini siz anlayın:

Köyde bizim ineklerimiz vardı.

Kış boyunca ahırda kalırlardı.

Bahar gelince ahırdan çıkarlardı.

Ve uzun bir süre sağa sola koşarlardı, saldırırlardı.

Bazen de ekili - dikili alanları bozarlardı...

Anlaşıldı mı?

Evde kalın, sağlıcakla kalın...

***

TSE

Kaliteye önem vermediğimiz için...

TSE markasını aramadığımız için...

TSE'den değil de başka yerden hizmet aldığımız için...

TSE'yi görmediğimiz için...

TSE'yi engellediğimiz için...

Bu ülkenin neler kaybettiğini düşündünüz mü?

 

Düşünmediniz mi?

Düşünün...

Düşüncelerinizi de bize yazın...

Düşünce değil,

Düştükten sonra hiç değil,

Düşmeden,

Şimdi düşünelim!...

Ve bu ülke için TSE markalı ürünleri tercih edelim...