Ülkemizde 36 yıldır 18–24 Mart tarihleri arası ‘Yaşlılar Haftası’ olarak kutlanmakta.

Her insan için değişik mana ve önem ifade eden yaşlılık, acısıyla tatlısıyla hatıralarla dolu bir hayattır.

Yaşlılarımız, uzun ömre sığdırdığı tecrübeleriyle dün ile bugün arasında köprü kuran en değerli varlıklarımızdır.

Yaşlılık dönemi itibar ve ilgi gerektirmekte. Çünkü yaşlılık aynı zamanda tekrar çocukluğa dönmektir. Daha çok ilgi, şefkat ve merhamete muhtaç olurlar.

Ömrünün büyük kısmını ülkeye ve aileye hizmetle geçirmiş insanların, yaşlandıkları ve bakıma muhtaç oldukları dönemde ömürlerinin sonuna kadar insan onuruna yakışır bir şekilde yaşamaları öncelikle aile tarafından karşılamalı.

Ancak durum herkes için aynı olmuyor. Şartlar gereği yolunuz istemeseniz de sizi huzurevine götürebilir. İyi midir kötü müdür bilinmez ama her şeye rağmen sıcak bir yuva, sıcak bir yemek ve sıcak dostluklar yaşanır burada.

Yaşlılar Haftası dolayısıyla birçok etkinlik yapıldı. Bunlardan biri de geçen hafta Trabzon Dernekleri Federasyonu Başkanı Nuri Uğurlu ve ekibi, huzurevi sakinleri ile BURFAŞ Dobruca Sosyal Tesisleri’nde akşam yemeğinde bir araya geldi. Biz de 'agazete' adına davete icabet ettik. İyi ki de katılmışız.

Çok az bir dokunuşla, azıcık ilgi ve sevgiyle mutlu olan insanları görebiliyorsunuz.

Belki bir gün önceden onlarda heyecan doruktaydı. Yarın beraber dışarıda yemek yiyeceklerdi. Çiçekler alacaklardı, türkü söyleyeceklerdi, anılarını anlatacaklardı. Evet o gece o heyecanı yaşadılar ve günlerce konuşacakları bir sohbet konusu oluştu kendilerine...

Normal yaşamda çok önemsemediğiniz ilgi onlar için çok şey ifade etmişti.

Başkan Nuri Uğurlu, yaşlıların geçmiş ile gelecek arasında önemli bir köprü kurduğunu, örf adet ve geleneklerin yarınlara taşınmasında önemli bir vazife üstlendiklerini dile getirdi. Bu tür etkinliklerin devam edeceğini söyledi. Uğurlu, “Bu akşam bizlerle bir çatı altında bir araya gelip bizleri şenlendirdiğiniz için sizlere çok teşekkür ediyorum. Sizler, bizi bu günlere kadar taşıyan aydınlık geleceğimizsiniz. O yüzden sizlere şükran borçluyuz. Peygamber Efendimiz, ‘Sizler olmasanız gökyüzünden çağlayanlar gibi dert yağardı’ demiştir. O yüzden sizin yüreğinizdeki saflık ve temizlik bizler için çok önemli. Dualarınız o kadar kıymetli ki bizler sizin dualarınıza muhtacız” dedi.

Bu tip etkinlikler güzel ve özeldir. Öncelikle toplum olarak bize düşen yaşlılarımızı yalnızlığa bırakmamamız gerekiyor.

Zaten ailesi ve imkanı olanlar büyüklerini neden huzurevine bırakır, bu ister özel ister devletin huzurevi olsun bu toplumda kanayan bir yaradır. Onlar sizden çok şey istemiyor. Güler yüz ve ilgi yeter... Yaşadıklarının, varlıklarının dikkate alındıklarını görmek istiyorlar.

Bunu da çok görmeyin bu insanlara. Yaşadıklarında kıymetlerini bilelim öldükten sonra hiçbir anlamı yok...

Hak Teâlâ bile "Müslüman olarak ihtiyarlayana azap etmekten haya ederim" diyorsa, biz kulların onlara karşı nasıl davranması gerektiğini varın siz düşünün...