Binlerce yıldır tarihten devir edilen hataların mirasını çocuklarımız için özenle saklıyoruz.

Benzersiz doğuyoruz. Ancak kimi zaman kendimize özel, bazen de benzer sınavlarla birbirimizin karamsarlık timsali kopyası oluyoruz.

Yaşamın sadece görebildiğimiz kadarından kadir olduğunu varsayıp; 'Hak etti' diyoruz biri için veya 'Hak etmedi'...

Geçmiş ve geleceğin yargı terazisini biz elimizde tutuyormuş gibi.

Merhametten arınmış, saf acımasızlıkla yargılıyoruz, neyi hak ettiğimizi biliyormuşuz gibi...

Hayatın 'AN'lardan ibaret olduğunu kavrıyoruz... Ancak 'AN'larda yapılan eylemleri geleceğe hükmedeceğini gözardı ediyoruz.

Kimi zaman zincirleme hataları birbirine ekleyip sonrasında ne yaptık diye düşünürken, neleri yapmadığımızı sorgulamayı ihmal ediyoruz.

Kolay değil, tüm aksilikler sanki sıraya girmiş gibi kapıyı çalarken, olumlu düşünmek

Ama bilmek gerek tek değiliz. Her kapının ardında sırlarla dolu ne gerçek ibret verici hikâyeler var.

Her zorluk bizim için ise, mucizeler de bizim içindir elbet… 

Başkası hakkında olumsuz konuşmanın ve faydasız merakın üç kişinin yani; konuşanın, dinleyenin ve hakkında konuşulan kişinin 'ruh'unda ölüme eşdeğer yaralar açtığını biliyor muyuz?

Emek ağacının meyvelerini zahmetsiz toplamak istiyoruz. Önce güveni kazanması gerekenin, kendimiz olduğunu unutuyoruz. Ama nefes aldıkça daha çok şey biliyoruz, fark ediyoruz.

Ve bildikçe 'nefes'in kıymetini, içimizdeki savaş ile barışmayı da öğreniyoruz. 

İçimizdeki savaş, önce kendimiz sonra hayat ile barış yapmamız için var.

Sınav, içimizdeki savaşı yenip hayata 'Ol'mamız gereken biz olarak devam etmemiz için var. Hayat; onunla mücadele değil, onu değeri ile yaşamamız ve kendi değerimizi kavramamız için var. 

Her birimiz sınavını vererek üstesinden gelmemiz için özellikle var edilen zayıf yönlerimizle hayata 'MERHABA' dedik... Seçimlerimizi özgür irade ile uygulamak elimizde...

Ve yine aynı özgür irade ile karanlığa güç vermekte elimizde. Ama asla unutmamalı ki; karanlıkta, gölgesi dahi yalnız bırakır insanı...

Günün Sözü:

“Bir gün gelecek ve çevrenizdeki insanlar, sizden birisi olmanızı isteyecekler. O gün geldiğinde öyle bir seçim yapın ki, varoluşunuzu tehlikeye atmayın. (Azra Kohen / Fi)