Bursa Gazeteciler Cemiyeti’nin başlatmış olduğu, gazeteci olmayanların basın toplantılarına alınmaması projesini canı gönülden destekliyorum.

Haftada 9 köşe yazısı yazıyorum. (7 gün Bursa Sancak, 2 gün agazete)

Bursa TV'de ‘Kaliteye Yolculuk’ programını sunuyorum.

Bugüne kadar Bandırma, Trabzon, Samsun, Manisa ve Bursa'da, çeşitli gazete, dergi ve internet sitelerinde binlerce köşe yazısı yazdım. Hiçbirinden de bir ücret almadım.

Amacım, mesleğimle ilgili olarak toplumun bilinçlenmesini sağlamak, temiz kalite anlayışının yerleşmesi için çaba sarf etmek, TSE'nin faaliyetlerini kamuoyu ile paylaşmak ve tüketicilerin TSE belgeli ürünleri tercih etmesini sağlayarak, israfın önüne geçmek, yerli üretimi teşvik etmek, yerli ürünlerin tercih edilmesini ve milli sertifikasyon sisteminin benimsenmesini sağlamak.

Bütün bunları yaparken her zaman şunu düşündüm ve söyledim; "Ben gazeteci değilim!"

Niye?

Çünkü benim bir mesleğim var ve gazetecilik de başlı başına, onurlu bir meslek. Gayri ahlaki iş ve ilişkilerle bu mesleğin yara almaması gerekir.

Bizimkisi amatörce, duygularımızı, düşüncelerimizi, mesleğimizle ilgili faaliyetleri toplumla paylaşarak bir algı oluşmasını sağlamak. Bize bu imkanı veren gazete-TV sahiplerine ve genel yayın yönetmenlerine buradan bir kez daha teşekkür ediyorum.

Ama görüyor ve şahit oluyorum ki; gazeteci olmamasına rağmen, gazeteci kimliğine bürünmüş olanlar var ve bu mesleğe zarar veriyorlar. Onursuzca işlere bulaşanların da olduğu söyleniyor. İşte bu yüzden Bursa Gazeteciler Cemiyeti’nin, yazının başında belirttiğim projesini destekliyorum.

Başkan Nuri Kolaylı’nın şu ifadelerine de katılıyorum;

"Başta Bursa Valiliği ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığı olmak üzere Basın İlan Kurumu ve Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü gibi kamu kurumları ile özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarının yer alacağı bir Basın Etik ve Akreditasyon Kurulu oluşturacağız. Bu kurul düzenli olarak toplanarak, mesleğimizi temsil etmeyenlerin basın toplantılarına sızmalarını, gazeteci kimliğiyle iş takipçiliği veya şantajcı habercilik yapmalarını önlemeye çalışacak."

Bir kaliteci olarak;

Gazeteciğin çekirdeğinden, okulundan, üniversitesinden mezun olmayıp, piyasa yapmaya çalışanları KALİTESİZ, anlatılanlar doğruysa ve gazeteciği tehdit, şantaj, iş takipçiliği olarak kullananları AHLAKSIZ, onurlu bir mesleği (o veya bu sebeple) onursuz hale getirenleri KARAKTERSİZ olarak sınıflandırıyorum.

Bir örnekle bitirelim. Yayınlanmış üç kitabım var. (Kaliteye Yolculuk, Yürekten Sevenlere, Gönülden Kaleme) kitaplarımızı alan dostlarımız imza için bize uzattığında söylediğimiz şudur;

"İmzalayamam. Ben yazar değilim. Kitabı yazar olan imzalar, yazarlara saygısızlık yapmamak için imzalamıyorum, kusura bakmayın."

Ve bu ifadelerimizin takdir edildiğini de burada ifade edelim.

Köşe yazısı yazıyorum "Gazeteci" değilim. TV programı yapıyorum "Yapımcı" değilim. Kitap yazıyorum "Yazar" değilim. Kaliteciyim... 

Bursa Gazeteciler Cemiyeti’ni tebrik ediyor, başarı diliyor ve projelerini destekliyorum.