İlk corona vakası resmi olarak 2019 yılının son aylarında kayıtlara geçtiğinden  hastalığa da Covid-19 (coronavirüs disease ) ismi verilmişti.

Çin'in Wuhan şehrinde ilk tespit edildiğinde bu virüs pek ciddiye alınmamıştı ancak kısa sürede son derece tehlikeli olduğunu sadece Çin değil bütün dünya anladı.

Öyle ki DSÖ  dünya genelinde pandemi durumu ilan etmek zorunda kaldı.

Tespit edildiğinden bu yana da etkisini tüm şiddetiyle hissettirmeye devam ediyor.

En çok etkilenenler de bu virüsü yeterince ciddiye alıp koruyucu tedbir konusunda esnek  davranmaya kalkışan ülkeler oldu.

Üstelik yaz aylarında virüsün agresifliğinin son derece düşük olduğu halde tablo ortada.

Ortaya çıkan  tablo da sonbahar-kış ayları için fazlasıyla ipucu veriyor, ki olabilecekler maalesef çok içaçıcı değil.

İnsanoğlu bu  virüsü herhangi bir virüs gibi algılayıp 3-5 ay sonra salgının biteceğini düşünüyor olacak ki koruyucu tedbirlere yeterince riayet etmiyor.

Bu durum sadece ülkemiz için geçerli değil, dünya genelinde insanların ezici çoğunluğu yaşadığımız salgını pek ciddiye almadıkları görülüyor.

Özellikle son günlerde peş peşe gelen aşı müjdeleri insanoğlunu daha da rehavete kapılmasına sebep olmakta.

Oysa daha başında söylemiştik:

Bu virüse karşı etkili aşı veya ilaç bulunması pek mümkün değil.

Nitekim ardarda dünyanın değişik yerlerinden hastalığı geçirenlerden birçok kişinin bir kaç ay sonra tekrar corona virüse yakalandıkları haberleri geliyor.

Bunun da iki anlamı var:

Ya bünyenin oluşturduğu bağışıklık, yani antikorlar kısa sürede yok oluyor  ve uzun süreli bağışıklık elde edilemiyor.

Ya da virüs hızlı şekilde genetik yapısını değiştirerek mutasyona uğruyor.

Ancak sebep ne olursa olsun bunun anlamı tek:

Aşı bulunsa da beklenen etkiye sahip olmayacak.

Her iki durumda da, ilkinde uzun süre bağışıklık sağlayamayacağı için koruyuculuğunun çok kısa sürmesi veya virüs mutasyona uğradığından zaten genetik yapısı

değişmiş olacak ve oluşan bağışıklık yeni ortaya çıkan virüslere karşı herhangi bir etkisi olmayacak.

Buraya kadar her şey tamam da asıl sıkıntı hastalığa sebep olan mevcut corona virüsün çok daha tehlikeli ve agresif çeşidi ortaya çıkarsa ne olacak?

Kimseyi gereksiz telaşa sokmak istemeyiz ama tam da böyle mutasyona uğramış çok daha agresif bir virüs ortaya çıkacağını düşünüyoruz havaların soğumasıyla birlikte.

Hatta bu virüs ile aynı özelliklere sahip olmasına rağmen yarattığı etkiden dolayı adına covid-20 verilecek kadar farklı etkilere sebep olabir.

Birçok defa paylaştık ama  salgına sebep olan bu virüsü hafife alan, salgının üç beş ay sonra yok olup gideceğini ve  eski hayatlarına geri döneceklerini düşünenler için  bir defa daha hatırlatalım:

Artık eski dünyaya ve eski yaşam tarzımıza asla geri dönüş olmayacaktır.

Ama bizim asıl korkumuz bu zihniyet ve anlayışla, yani rehavete kapılmış ve umursamaz tavırlarla sonbahar ve kış aylarına girilirse tam bir katliam yaşanabileceğidir.

Bazıları abartığımızı düşünebilir ve keşke yanılsak ama korkarız ki bu durumlar yaşanacak, ki bazı otoritelerin de aynı fikirde olduğunu görüyoruz.

Sonuç olarak bu salgından korunmanın en etkili yolu başından beri söylediğimiz gibi ilaç veya aşı değil, kişisel koruyucu yöntemlerdir.

Bu salgının  ne kadar süreceğini  kimsenin bilmesine imkan yok.

Ancak kendiliğinden yok olup giderse gider ki bu da ancak İlahi takdir ile mümkün olabilecek bir  şeydir.