İlk gördüğümüzde, "OLMAZ" dedik. "Bursa'yı bu logo temsil etmez" diye de her yerde söyledik.
"Bursalı bu logoyu sevmedi, sevmeyecek" diye de ekledik!
Sahi, o logoyu hatırlayanınız, göreniniz, bileniniz var mı?
Bursa'nın dışında birilerinin tasarladığı, Bursalı olmayanların onayladığı, Bursa'yı temsil ettiğine inanmadığımız o logo için yapılan çalışmalar, harcanan paralar, verilen emekler, hepsine yazık olmadı mı?
Bazı durumlarda, bazı şeyleri halk kabul eder.
Ama bu kabul ediş, devlete olan saygıdandır. 
Ama halk sevmezse, sahiplenmez!


Sevmediği için sahiplemedi, sahiplenmediği için de logonun bir özelliği kalmadı!
Şimdi yapılması gereken, bu konunun tekrar ele alınması ve yeni bir logo tasarımının yapılarak, tüm STK'ların onayından geçirilerek, Bursa'yı temsil edecek güçlü bir logonun ve ismin belirlenmesidir.
O logo da, o isim de tutmamıştır, sevilmemiştir, benimsenmemiştir.
Bursa Kent Konseyi’nin yeni başkanı Şevket ORHAN ve yönetime seçilen üyelerin ana önceliği, bu logo ve marka isim belirleme çalışması olmalıdır.
Kent Konseyi yönetimine giren Bursa Platformu, bu konuya öncülük etmeli ve gündeme alınmasını sağlamalıdır!
Marka isim önerimiz var...
"KALİTE ŞEHRİ BURSA" ismi bizim tarafımızdan tescil ettirilmiştir. Bu tescili de devretmeye hazırız.
Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin logosunu biliyorsunuz. 
Bir şehir düşünün ki, şehri temsil eden logo farklı, Büyükşehir Belediyesi’nin logosu daha da farklı!
Bu ikilem ortadan kaldırılmalı, hiçbir şey yapılmıyorsa, Bursa'yı temsil edecek olan logonun, Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin logosu olmalıdır.
Markanın adını da biz koyalım;

"İŞTE MARKA; KALİTE ŞEHRİ BURSA."
Lale, sümbül, mor menekşe, Bursa'yı temsil etmiyor!
Bursalı da, kendine sorulmayan işleri sevmiyor!..
Logo belirleme görevi, tüm STK'ları bünyesinde barındıran Kent Konseyi’nin olmalıdır. 

***

MİHRAPLI ŞEHİTLER CAMİ
Rahmetli Semih PALA'dan sonra, sesi soluğu çıkmayan Bursa Kent Konseyi’nin, yeni dönemde sesini çok fazla ve her alanda duymak istiyoruz!
Güzel projelere imza atmasını ve bu projelerinde sadece Büyükşehir Belediyesi tarafından değil, tüm kurumlar tarafından ciddiye alınmasını ve uygulamaya konulması gerekiyor.
Siyasetten ve ticaretten ari projeler, Bursa'ya katkı sağlayacaktır.
Biliyorsunuz, Allah göstermesin, gelecek olan ilk Bursalı şehit cenazesi, geçmişte olduğu gibi Dikkaldırım’da bulunan Mihraplı Cami’nden kaldırılacaktır.
En son ne zaman o caminin bahçesini gördünüz?
Bakım, temizlik, düzen, hele de bahçe içinde bulunan çay ocağının durumu ne halde, biliyor musunuz?
Bir şey daha söyleyelim de bizden duyun!
Cami derneği tarafından organize edilen işlere itiraz etmenizin de bir anlamı yok!
Çünkü öneriler dikkate alınıyormuş!
Demokrasi yok!
"Üye olayım da cami derneği yönetimine gireyim, buraların düzeltilmesini sağlayayım!" diyorsanız, üye kabul edilmediğini bilin.
Bize inanmıyorsanız, bu durumu da Dikkaldırım Mahallesi Muhtarı Mustafa ÖZDERYA'ya bir zahmet sorun!
Daha önce agazete aracılığıyla duyurduğumuz, teklifimizi yeniliyor ve diyoruz ki; Mihraplı Cami’nin bahçesi düzenlenmelidir.
Şehit cenazelerinin buradan kaldırılması dolayısıyla, caminin bahçesine BURSALI ŞEHİTLER ADINA BİR ANIT DİKİLMELİ...
 

BU ANITTA DA ŞEHİTLERİN İSİMLERİ BELİRTİLMELİDİR...
Bu caminin adı MİHRAPLI ŞEHİTLER CAMİ olarak da değiştirilmelidir!..
Bursa Kent Konseyi’nin bu konuya el atmasını, bir prestij projesi olarak bu konuyu gündeme getirmesini, ŞEHİTLERE VEFA gösterilmesini ve cami bahçesindeki düzensizliği ortadan kaldırarak, vatan için ölümsüzlüğe yürüyen şehitlerimizin aziz isimlerini gelecek nesillere ulaştırmasını bekliyoruz...


***
 

TSE'DEN HABERLER (www.tse.org.tr)

Ege Bölesi Sanayi Odası (EBSO) Haziran ayı olağan meclis toplantısı Türk Standardları Enstitüsü (TSE) Başkanı Prof. Dr. Adem Şahin’in katılımıyla gerçekleştirildi. EBSO Meclis Başkan Vekili Hakkı Attaroğlu başkanlığında düzenlenen toplantıya Denizli Sanayi Odası  Yönetim Kurulu Başkanı Müjdat Keçeci de katıldı.
TSE Başkanı Adem Şahin, toplantıda yaptığı konuşmada, Enstitü’nün kurumsal ve organizasyon yapısı ve faaliyet alanlarıyla ilgili bilgiler verdi. Şahin, Türkiye'nin 2023 yılında 500 milyar dolar ihracat hedefi bulunduğunu hatırlatarak; "Bu ihracatın hangi standartlara göre yapılacağı ya da hangi ürünlere ağırlık verileceğinin kararlaştırılması için bir milli kuruluşa ihtiyacınız var. TSE'yi bu anlamda güçlendirmeliyiz. Almanya, İngiltere ya da Fransa'daki gibi bir kuruluşa ihtiyacımız var. Biz ithalata bağımlı bir sanayi yapısına sahibiz. 150 milyar dolar ihracat yaparken 250 milyar dolar civarında ithalatımız var. Piyasayı hangi kurumla gözetimde altında tutacağınızı belirlemeniz gerekir" dedi.
Geçen ağustos ayında başlayan ekonomik daralmayla birlikte TSE olarak hizmet bedellerinde yüzde 25 indirime gittiklerini söyleyen Şahin, 2019 yılında herhangi bir ücret artışı yapmadıklarını ve 16 aylık sürede gelirlerinden feragat ederek reel sektöre destek olmaya çalıştıklarını anlattı.
EBSO yönetiminin belirleyeceği bir tarihte sanayicilerle bir araya gelerek sorunları paylaşmak istediklerini dile getiren Prof. Dr. Adem Şahin, konuşmasının ardından meclis üyelerinin sorularını yanıtladı.