Ülke olarak yeni tip koronavirüsle tanışmamız ve mücadele etmemizin 394. günü; yani 1 yıl 29 gün...

Nilüfer, Bursa’nın merkez ilçelerinde cazip ve tercih sebebi olanlar arasında ilk sırada yer alıyor. Birçok şehir içi veya şehir dışı göçün de ‘liderliğini’ üstleniyor.
Politik görüşten bağımsız olarak bir kesim gerçekten de bu ilçede yaşamak için bambaşka bir hayal kurarken, ekonomik anlamda seviye yükselme işareti olarak da Nilüfer’de yaşamayı gösteriyor.

Mustafa Bozbey’in uzun soluklu başkanlığının ardından,
yerine gelen Turgay Erdem’in söyleyeceği yeni şeyler merak konusu olmuştu.

Çünkü, başkan yardımcılığı görevinden başkanlığa terfi ederken, ilçede ne gibi yeniliklerin yaşanacağını halkın kestirmesi çok da kolay değildi.

Ancak yeni şeyler söyledi Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem

Koronavirüs koşullarına uygun bir şekilde 2 yıllık icraatlarını basın mensuplarına değerlendirdi.

Toplantıda, CHP Genel Başkan Yardımcısı Lale Karabıyık, CHP İl Başkanı İsmet Karaca, İYİ Parti Bursa İl Başkanı Selçuk Türkoğlu, CHP Nilüfer İlçe Başkanı Fırat Yılmaz da hazır bulundu.

Partinin diğer vekilleri ile Mudanya ve Gemlik belediye başkanları da belki COVID-19 tedbirlerine takılmıştır.

Nilüfer’in 34 yıllık bir geçmişi olduğundan bahseden Turgay Erdem, “1987 yılında ilçe statüsüne kavuşan Nilüfer, başlangıçta sadece Bursa’nın toplu konut bölgesiydi. Kurulduğunda tahmini 50 bin kişinin yaşadığı Nilüfer’de bugün yaklaşık 485 bin kişi yaşıyor. 34 yılda neredeyse 10 kat artan nüfusu buraya çeken şey, sadece planlı yapılaşma değil, aslında sunulan yaşam biçimi oldu. Kente kimlik kazandırmak için hummalı bir çabaya girişen Nilüfer Belediyesi, bu ‘otelkent’i kültür-sanat ve spor kenti haline getirdi” diye konuştu.

Nilüfer’in Bursa’da adeta bir odak kayması oluşturduğuna vurgu yapan Başkan Erdem, “Eskiden kültürel etkinliklere ulaşmak için Nilüferliler kent merkezine giderdi. Oysa şimdi aynı amaçla bütün Bursa Nilüfer’e geliyor” açıklamasında bulundu.

Turgay Erdem bir süredir aralarına kara kedinin girdiği iddia edilen selefi Mustafa Bozbey’e de teşekkürlerini iletirken, geçmiş hizmetleri yad etti.

Nilüfer Belediyesi’nin bu yılki mottosu ‘Tarım kenti’ biliyorsunuz ki. Hatta lavanta konsepti de bu sürecin etkin bir paydaşı…

8 sanayi bölgesini barındıran ve bu yönüyle üretimin-emeğin kenti olan Nilüfer’in, aynı zamanda tarımsal üretim potansiyeli çok yüksek bir kent olduğunun altını çizen Turgay Erdem, “Biz bu dönem, işte o potansiyeli harekete geçirmek ve Nilüfer’e ‘Tarım Kenti’ kimliğini kazandırmak istiyoruz” dedi.
Temiz hava, temiz su ve temiz toprak” üçlemesiyle yeni felsefelerini de basınla paylaştı Erdem.

“Nilüfer’i, işte o geleceğe hazırlıyoruz. Bu yüzden çevre sağlığına ve tarımsal üretime yönelik çalışmaları önemsiyoruz. Bu yüzden Nilüfer’in ‘sanayi kenti’ kimliğini mevcut haliyle korumak ama ‘tarım kenti’ kimliğini büyütmek istiyoruz” dedi.

Kaçak yapıyla mücadelede mevcut yasayla işin yürümeyeceğini aktaran Erdem, katı atık bedellerinin belediyelere kesintilere uğramasından 60 milyon lira gibi bir kayıp olduğunu söyledi.

Turgay Erdem ayrıca, “Geçtiğimiz yıllarda organize sanayi bölgelerinde emlak vergisi muafiyeti sebebiyle 35-40 milyon lira zararımız oldu. Yaklaşık yıllık 100 milyon liralık kaynak elimizden alındı. 8 tane OSB olan bir kentte bizi çok ciddi anlamda etkiledi” diyerek serzenişte bulundu.

Kaçak yapıya müsaade edilmeyecek Nilüfer’de.

Nilüfer ilçesinde şimdi avanta değil, lavanta zamanı…