• Genç sanatçılara destek vermek, güncel sanatın gelişimini sağlamak amacıyla Resim ve Heykel Müzeleri Derneği ile Akbank Sanat ortaklığında düzenlenen Akbank 38. Günümüz Sanatçıları Ödülü Yarışması sonuçlandı. Ayşe Erkmen, Dejan Kaludjerovic ve küratör T. Melih Görgün'den oluşan jüri Rana Kelleci, Hamza Kırbaş, Engin Konuklu ve Diren Demir'in eserlerini ödüle layık buldu. Gündelik yaşama dair temasıyla üretilen bin bir eser arasından 16 tanesi seçkide yer alıyor. Günlük hayattaki değişim ve etkilere sanat yoluyla cevap vermeyi hedefleyen eserler, 21 Kasım'a kadar Taksim Akbank Sanat'ta sergileniyor. İletişim modelini değiştirmeyi deneyen ve sergiden ödül kazanan Hamza Kırbaş, günlük hayatta yaşanan hafıza kaybı üzerine iki eser üretmiş. İşaret diliyle "İklim için harekete geç" yazısını sprey boyayla duvara aktaran Kırbaş, "Çalışmamda video sanatını "hatırlanmanın hatırlanması ve yeniden hatırlanması aygıtı" olarak gören Ulus Baker'in düşüncelerinden yola çıktım. Teknoloji çağında yaşıyoruz ve imge, ses, ışık akınına uğruyoruz. Toplumsal olaylar üzerinden imgeler sayesinde hafızayı tekrar yenilemeye çalışıyorum" diyor.

ÜRETME GÜDÜSÜ YOL GÖSTERİYOR

Salgın döneminin sanatçıların üretkenliğine olumlu yansıdığına değinen küratör Melih Görgün, "Yaşamı devam ettirmek için tercihler, öncelikler, üretim için öngörüler olacaktır. Bunlar kısıtlamalara göre değişkenlik gösterecektir. Ancak her halükarda üretme güdüsü, size bir takım yollar gösterecektir. Eldekini değerlendirebilmeyi, zamanı verimli kullanmayı, sorunları sanatla aşmayı denemeyi öğretti bize pandemi. Ayrıca hızlı yaşanan şu günlerde, sanat sayesinde daha dingin bir yaşamın öngörüsü, çevremize karşı farkındalığın artması söz konusu" diyor. Her gün saatler geçirdiğimiz sosyal medyayı eleştirmek için tasarlanan çalışmasıyla da Rana Kelleci ödül kazandı. Sosyal medyada her gün 2 saat 46 dakika geçirdiğini fark eden sanatçı, telefon ekranında gördüklerini küçük kağıtlara çizdi ama tek farkla... Kontrollü davranışa bir cevap niteliğindeki çalışma, günlük hayatta görmeyi reddettiğimiz bazı şeyleri yok sayıyor.

(Özel) Bu mahallede yüz yıllardır davul çalınmıyor...Davul çalan kendini başka ilçede buluyor (Özel) Bu mahallede yüz yıllardır davul çalınmıyor...Davul çalan kendini başka ilçede buluyor

UYKU TEKİNSİZLEŞİYOR

  • Yastık, uyku ve özel alanla ilgili pek çok çalışmaya imza atan Beril Or, sergide yer alan çalışmasında uykunun çok da tekin bir yer olmadığının altını çiziyor. Yastık ve uyku alanı yapımında çimento, demir, ışık gibi maddeler kullanarak uykunun travmatik olana kaçışını ele alıyor. Kafayı koyduğumuzda huzur bulmamız, rahatlamamız gereken yer, sanatçı sayesinde tekinsiz bir yere dönüşüyor. Beril Or, yüzleşme yaşanan bir mahrem anına odaklanıyor. Günlük hayattaki buluntu malzemelerin yeniden üretilmesiyle oluşturulan çalışmada ise sanatçı Kemal Kahveci, varolan durumun dışına çıkmaya davet ediyor. Çalışmada hayat boyu süslü, güzel, en iyisi olana alıştırılan insanın; karantina günleri, salgın durgunluğu nedeniyle bugüne gayet uygun olan, eldekiyle yetinme meselesini hatırlatıyor.

Bilgi ağı hayatı sardı

Gündelik hayatımızı saran bilgi ağı üzerine bir çalışma yaptığını belirten Kübra Gürleşen, mikroorganizmalara ait video-imajlar sayesinde akışın, özellikle salgın döneminde en küçük zerremize kadar müdahale edebilen bir yapıya geldiğini anlatıyor. Çalışmada gazete kâğıtları kullanan sanatçı, medya eleştirisi yaptığını da sözlerine ekliyor. (yenisafak.com)