Farklı özellik ve boyutlardaki kurşun kalemleri özel bıçak ve neşterlerle oyarak birer sanat eseri haline getiren Kimya Mühendisi Recep Alçamlı, kalem ucuna minyatür figürler işliyor. Standart kalemleri oyarak onlara hayat veren Alçamlı'nın güncel ve sosyal sorumluluk çerçevesinde yaptığı eserleri dikkat çekiyor. 301 madencinin hayatını kaybettiği Soma faciasını da bir kalemin ucunda ölümsüzleştiren Alçamlı, toplumun kanayan yarası haline gelen kadına şiddete de sanatında yer veriyor. Alçamlı, kalem oyma sanatına nasıl başladığını ve geride kalan 10 yılda neler yaptığını anlattı. Sanatla iç içe bir çocukluk geçirdiğini ifade eden Alçamlı, "2010 yılının sonlarında, 2011'in başlarında başladım bu sanata. Öncesinde evde sanat zaten hakimdi. Babam kendi işinin yanında ressamdı, birçok çalışması var. Küçüklüğüm guaj ve yağlı boyalarla geçti. Ufak tefek resimler yapıyordum ama bu bana yetmemeye başladı" dedi.

BAŞLAMA SEBEBİM MEDİTASYON

Meditasyon yapmak amacı ile başladığı sanatın ilk temsilcilerinden olduğunu aktaran Alçamlı, "Bu sanata ilk başladığımda kimse yoktu. Daha doğrusu olmadığını zannediyordum. Başladıktan 3- 4 ay sonra, Almanya'da yaşayan Brezilya kökenli Dalton isminde bir sanatçıya denk geldim. İlk o başlamıştı, ondan sonra ben başladım. Üzerinden 10 yıl geçti. Benimle beraber 8- 10 sanatçı daha var şu an. İlk başlama sebebim tamamen meditasyondu. Çünkü günlük koşturma, ders stresi derken, eve geldiğimde çalışıyordum. Çok yavaş çalışmak gerektiği için nefes alışım yavaşlıyordu, nabzım düşüyordu. Resmen oda sessizliğinde kalbimin atışını duyabiliyordum. Bu bana meditasyon oldu" diye konuştu.

EN GÜZEL ANLATMA YÖNTEMİ

Bursa’da fetih şöleni Bursa’da fetih şöleni

Eserlerinde birçok farklı konuya ve figüre yer verdiğini kaydeden Alçamlı, şunları söyledi: "Bir şeyler anlatmak istediğimi fark ettim. Onun için objelerle başladı, sosyal sorumluluk çalışmalarına döndü. Dile getirmek istediklerimi, en güzel anlatma yöntemi olduğunu düşündüm. Kadına şiddet, çocuk gelinler, engelliler, Soma faciası, gibi birçok sosyal sorumluluk çalışmam oldu. Pandemi dönemindeyiz. En son yaptığım maskeli bir insan büstü çalışması yaptım. Pandemi olmasaydı İstanbul'un tarihi mekanlarını çalışıyordum. Şu an Galata ve Kız Kulesi'ni bitirdim. Devamında Ayasofya başta olmak üzere değerli çeşmeler, hamamlar devam edecek. İstanbul ile ilgili bir projem var. Şu an elimde 30 civarında eser var. Bunun 2 katı kadarı da diğer koleksiyonerlerde. Yurt içi ve yurt dışındaki birçok yere dağılmış durumda." (yenisafak.com)