Tarih 11 Eylül 2001.

El Kaide tarafından üstlenilen saldırılarda, toplam 19 hava korsanı aşağı yukarı aynı saatlerde kalkış yapan dört yolcu uçağını kaçırdı. Korsanlar, yanlarında getirdikleri maket bıçakları ile kokpite girerek, uçakların kontrolünü ele geçirdi.

Bu uçaklardan ilki Boston-Los Angeles uçuşunu gerçekleştiren American Airlines’ın 11 numaralı seferini yapıyordu. Bu uçak, kalkıştan kısa bir süre sonra rotasını New York’a

Çevirerek şehrin güneyindeki Dünya Ticaret Merkezi’nin kuzey kulesine çarptı.

İkinci uçak da yine Boston’dan kalkıp Los Angeles’e giden United Airlines’ın 175 numaralı sefer sayılı uçuşuydu. Bu uçak da ilkinden 17 dakika sonra Dünya Ticaret Merkezi’nin güney kulesine çarptı.

Uçakların çarpmasının ardından kulelerde yangın çıktı ve yaklaşık iki saat sonra her iki kule de geride 1,8 milyon ton enkaz bırakarak yıkıldı. Başkent Washington ve New York’ta kaçırılan uçaklarla düzenlenen saldırılarda,2 bin 977 kişi hayatını kaybetti. Ayrıca uçakları kaçıran 19 hava korsanı öldü. Saldırılarda 6 binden fazla kişi yaralandı. ABD ekonomisinin uğradığı maddi zarar 120 milyar doların üzerinde hesaplanırken saldırıların New York şehrinde ve altyapısında yarattığı maddi hasar ise 60 milyar dolardan fazla.

11 Eylül saldırıları, dünyada güvenlik politikaları ve diplomasi alanında birçok kişi tarafından “dünyanın değiştiği gün” olarak tanımlanıyor. ABD Başkanı George W.Bush, olayı “terör saldırısı” olarak nitelendirdi. Bu açıklamalardan birkaç dakika sonra kaçırılan üçüncü uçak Pentagon’un batı tarafına girdi. Dördüncü uçak ise Pennsylvania eyaletinde boş bir araziye düştü.

Irak hariç, ABD’nin diplomatik ilişkisi bulunmayan ülkeler dahil hemen her ülke saldırıların ardından ABD’ye destek açıklaması yaptı. Irak’tan yapılan açıklamada,

 “Amerikan kovboyları, insanlığa karşı işledikleri suçların meyvesini topluyor” denildi. Filistin yönetimi, Afganistan ve İran da saldırıların ardından dayanışma mesajı verdi. Nato ise bir üyeye yapılan saldırının tüm üyelere yapılmış sayılacağını belirten 5’inci maddesi ilk kez yürürlüğe konuldu. ABD ise saldırıların hemen ardından olağanüstü hal ilan etmiştir ve bu olağanüstü hal halen günümüzde de devam etmektedir.

Guantanamo adasında “yasa dışı düşman savaşçılar” adı verilen kişilerin tutulduğu bir hapishane kuruldu. Hem burada hem de daha sonra CIA’in dünyanın farklı yerlerinde El Kaide bağlantılı olduğu iddia edilen kişilere işkenceli sorgular yapıldığı ortaya çıktı.

11 Eylül saldırılarının ardından ABD dış politikası El Kaide’ye karşı verdiği mücadeleye destek vermeyen ülkelerin düşman olarak kabul edilmesi eksenine oturdu.

Başkan Bush, saldırıdan kısa bir süre sonra yaptığı açıklamada, İran, Irak ve Kuzey Kore’yi “şer ekseni” olarak tanımladı.

ABD, ÖNCE AFGANİSTAN’I, DAHA SONRA DA IRAK’I “TERÖRLE MÜCADELE” STRATEJİSİ KAPSAMINDA İŞGAL ETTİ.

Düşünce kuruluşu PEW’ un 2017 yılında yayımladığı raporda da 11 Eylül saldırılarının ardından geçen 15 yıl içerisinde Müslümanlara yönelik saldırıların yüzde 50 oranında arttığı belirtildi.

Buraya kadar yazdıklarımız Amerika’nın bize anlattıkları. Bir de Amerika’nın bu saldırıları kendisinin planladığı ve yaptığı, yine bu saldırıları bahane ederek önce Afganistan’ı, sonra Irak’ı işgal etmesi ve bu saldırıları İslam’a yapacakları saldırılara bahane olarak kullanmak için gerçekleştirdikleri iddiaları hep yazıldı ve söylendi.

Tarih 6 Ocak 2021.

Amerikan seçimlerini kaybeden Trump, Amerikan kongresi önünde yaptığı miting sırasında yaptığı konuşmada seçimler de hile yapıldığını, asla seçim sonuçlarını kabul etmeyeceklerini ve teslim olmayacaklarını söyleyerek seçim sonuçlarının onaylanacağı ve tüm dünya’ya seçimleri Bıden’ın kazandığının açıklanacağı kongre binasına gitmelerini ve seçim sonuçlarını protesto etmeleri konusunda taraftarlarını yönlendirmesi sonucunda göstericiler kongre binasına girmiş, marjinal guruplarında provakosyonları neticesinde gösterilerin kontrolden çıkarak tüm odalara girilmiş, yağmalama yapılmış, her yer yıkılarak darmadağın edilmiş, 4 gösterici ve 1 polisin ölmesi sonucunda Amerika ve tüm dünya şoka girerek demokrasinin beşiği olduğunu iddia eden Amerikan tarihine 6 ocak kanlı baskın olarak geçmiştir.

Şimdi bu kanlı baskın görünüşte ve Bıden’ın bu bir kalkışmadır açıklaması ile paralel, Trump’ın ve taraftarlarının darbe girişiminde bulunduğu ve başarısız olduğudur.

Ancak 11 eylül 2001’de yaşananlardan tecrübe kazanan dünya, bu olayların Amerika (Küreselciler ve Bıden ) ‘ nın bu gösterileri kendi lehine dönüştürerek kontrolden çıkmasını sağlamış, kan dökülmesini sağlamış, seçim sonuçlarını kabul etmeyerek 20 ocak’ta başkanlığı teslim etmeyeceğini açıklayan Trump’ı köşeye sıkıştırıp, azil sürecini başlatmakla, yargılayıp hapis cezası vermekle tehdit ederek, köşeye sıkışan Trump’ın apar topar Tv’lere çıkarak, başkanlığı normal yöntemlerle devredeceğini açıklamasını sağlamışlardır.

11 Eylül 2001 ikiz kule saldırıları (Amerika’nın kendi kendine yaptığı iddia edilen) sonucunda dünya’da bir milat yaşanmıştı. Bu milat sonucunda Afganistan ve Irak işgal edilmiş, İslam ve Terörizm kelimeleri yan yana getirilerek, Müslümanlara karşı bir saldırı başlatılmıştı.

6 ocak 2021 kanlı kongre baskını ( Küreselciler ve Bıden tarafından provoke edildiği iddia edilen)  neticesinde ise seçimlerde hile yapıldığını, seçim sonuçlarını kabul etmediğini söyleyerek 20 ocak’ta başkanlığı devretmeyeceğini ve taraftarlarını sokağa dökerek hesap sormaları gerektiğini söyleyerek taraftarlarını kışkırtan Trump’a geri adım attırıp, başkanlığı kendi isteği ile bırakmasını sağlamışlardır.

Anlaşılan o ki, 6 ocak 2021 kanlı kongre baskını da hem Amerika için, hem de dünya için yeni bir milat olacak gibi görünüyor.

Çünkü hem Covid-19 virüsünü çıkardıkları, hem de Bıden’ın seçimleri kazandığının anlaşılmasından bir hafta sonra aşıların ellerinde hazır olduğunu açıklayan küreselcilerin bu raundu kazandıkları ve küreselcilerin planı olan dünya nüfusunun azaltılması, dinsiz bir toplum, dıgıtal para, çipli insanlar projelerinin hızla uygulamaya konulacağı iddia edilmektedir.